"Bir Millet, İki Devlet": Haydar Aliyev'in Felsefesinden Modern Azerbaycan -Türkiye Kardeşliğine

Heydar Aliyev’in mirasının incelenmesi, onun hem ulusal hem de evrensel ölçütlere uygun bir bilgelik sahibi olduğunu açıkça ortaya koymaktadır

Dünya - 25-04-2025 18:12

İctimaifikir.az Haber Portalının Baş editörü Nahidə Aslanqızı ve editörü Mahilə Qurbanova Portalın özel yayını olan,yazarı oldukları "ZİRVƏDƏKİ AZƏRBAYCANLILAR" kitabının "Bir Millət İki Dövlət" projesinden:

"Bir Millet, İki Devlet": Haydar Aliyev'in Felsefesinden Modern Azerbaycan-Türkiye Kardeşliğine                                                                       

Mirzəyev Rəşad Vadər oğlu magistrant

                                                                                         

E-mail. mirzeyev.resad.999@gmail.com
Rəyçi: Mübariz Əmirov, p.e.d.prof.


Heydar Aliyev’in mirasının incelenmesi, onun hem ulusal hem de evrensel ölçütlere uygun bir bilgelik sahibi olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Bilgelik, esas olan ile olmayanı, yüce amacı güncel hedeflerden ayırt edebilme yetisidir. Heydar Aliyev, gerçekliğin farklı boyutları arasındaki ilişkileri görerek Azerbaycan-Türkiye ilişkilerini her iki devletin gelişiminde itici bir güç olan “Bir millet, iki devlet” konseptini ileri sürmüştür. Bu felsefe yalnızca tarihi ve etnik yakınlığı değil, aynı zamanda ortak siyasi vizyonu ve stratejik çıkarları da kapsayan karmaşık bir doktrine dönüşmüştür.

*
Heydar Aliyev’in "Bir millet, iki devlet" konsepti, Azerbaycan ve Türkiye arasındaki ilişkilerin özünü ve stratejik yönünü belirleyen temel ilkelerden biridir. Bu konsept, etnik, dilsel ve kültürel birlikteliğe dayanarak iki devletin siyasi ve ekonomik alanlarda sıkı iş birliğini teşvik etmektedir. Azerbaycan ile Türkiye arasındaki ilişkiler köklü bir tarihe sahiptir. Ortak dil, din ve kültür bu ilişkilerin temelini oluşturur. Tarihin farklı dönemlerinde, özellikle 20. yüzyılın başlarında, iki halk arasında güçlü bağlar olmuştur. 1918 yılında Nuri Paşa komutasındaki Kafkas İslam Ordusu’nun Bakü’yü kurtarması bu ilişkilerin tarihî örneklerinden biridir.Bir diğer önemli noktaya dikkat edelim. Sovyetler Birliği'nin dağılmasının ardından, 1991 yılında Azerbaycan’ın bağımsızlığını yeniden kazanmasıyla iki devlet arasında diplomatik ilişkiler kurulmuştur. 1992 yılının Ocak ayında diplomatik ilişkilerin resmen tesis edilmesi, siyasi, ekonomik ve kültürel alanlarda iş birliğinin gelişmesine ivme kazandırmıştır.

*

Türkiye, Azerbaycan’ın devlet bağımsızlığının tanınması ve uluslararası alanda tanıtılması konusunda yardımını esirgememiştir.Her iki ülkenin liderlerinin yönetimi altında Azerbaycan-Türkiye ilişkileri stratejik ortaklık seviyesine yükselmiştir. Heydar Aliyev’in “Bir millet, iki devlet” felsefesi, iki ülke arasında siyasi, ekonomik ve kültürel alanlarda iş birliğinin derinleşmesine hizmet etmiştir.Bu bakış açısı günümüzde Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliği ile daha da pekişmiş, bölgesel ve uluslararası düzeyde örnek bir iş birliği modeline dönüşmüştür. Azerbaycan ile Türkiye arasındaki ilişkiler, ortak tarih, kültür ve dil birliğine dayanarak şekillenmiştir.

*
İlham Aliyev ile Recep Tayyip Erdoğan arasındaki kişisel dostluk ve karşılıklı saygı, iki ülke arasındaki ilişkilerin daha da sağlamlaşmasına neden olmuştur. Onların liderliğiyle Azerbaycan ile Türkiye arasında birçok önemli belge imzalanmış, ortak projeler hayata geçirilmiştir. Bu iş birliği, bölgesel istikrar ve kalkınma açısından büyük rol oynamıştır.

*
2020 yılında yaşanan İkinci Karabağ Savaşı sırasında Türkiye, Azerbaycan’ın haklı duruşunu uluslararası alanda savunmuş ve siyasi destek vermiştir. Bu durum, iki ülke arasındaki kardeşlik bağlarının gücünü bir kez daha ortaya koymuştur. Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 21. yüzyılda Türk dünyasının önde gelen liderlerinden biri olarak öne çıkmaktadır. Onun siyaseti her zaman Azerbaycan’ın çıkarlarına sadık kalmış, özellikle 44 günlük savaş sırasında uluslararası arenada Azerbaycan’a verdiği destek dünya tarafından yakından takip edilmiştir.

*

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Karabağ Azerbaycan’dır!” açıklaması yalnızca diplomatik bir duruş değil, aynı zamanda siyasi ve manevi dayanışmanın bir ifadesi olmuştur. Onun liderliğinde Türkiye, hem NATO müttefiki hem de Türk dünyasının koruyucu gücü olarak dengeli bir politika izlemektedir. 2021 yılında imzalanan Şuşa Beyannamesi, Azerbaycan ile Türkiye arasında stratejik müttefiklik ilişkilerini resmî olarak teyit etmiştir. Bu belge, siyasi, ekonomik, askerî ve kültürel alanlarda iş birliğinin derinleştirilmesini öngörmektedir.

*

Beyannâme, iki ülkenin ortak çıkarlarını ve güvenlik meselelerini birlikte çözme kararlılığını ortaya koymaktadır. Azerbaycan ile Türkiye arasındaki enerji alanındaki iş birliği, özellikle Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol boru hattı ve TANAP doğalgaz boru hattı projeleriyle daha da güçlenmiştir. Bu projeler, iki ülkenin enerji güvenliğini sağlamanın yanı sıra Avrupa’nın enerji tedarikinde de önemli rol oynamaktadır. Ek olarak, ekonomik ilişkiler, ticaret hacminin artması ve ortak yatırım projeleriyle daha da gelişmektedir.
Azerbaycan ile Türkiye arasında kültür ve eğitim alanlarında da güçlü iş birliği mevcuttur.

*

Ortak kültürel etkinlikler, öğrenci değişim programları ve eğitim projeleri, iki halkın birbirini daha yakından tanımasına ve anlayışın derinleşmesine katkı sağlamaktadır. Bu alanlardaki iş birliği, gelecek nesillerin de bu kardeşlik ruhunu yaşatmasına zemin hazırlamaktadır.Yıkıcı depremden etkilenen Türk kardeşlerimize Azerbaycan halkı ve devleti tarafından yapılan karşılıksız yardım, Nariman Narimanov’un dediği gibi “Kardeşin kardeşe borcu olmaz” anlayışını esas almıştır.

*
Heydar Aliyev’in “Bir millet, iki devlet” felsefesi, 21. yüzyılda İlham Aliyev ve Recep Tayyip Erdoğan’ın ileri görüşlü ve karşılıklı güvene dayalı liderliği ile yeni zirvelere ulaşmıştır. Bu ilişkiler yalnızca iki ülke arasında kardeşlik değil, aynı zamanda jeopolitik güç merkezlerinin oluşmasına neden olan stratejik bir modeldir. Türk dünyasının gelecekteki birliği için Azerbaycan ile Türkiye arasında oluşan bu örnek, diğer Türk dili konuşan devletler için de sürekli iş birliği örneği rolünü üstlenmektedir.İki ülke arasında sadece siyasi ve ekonomik değil, aynı zamanda bilimsel ve akademik iş birliği de güçlenmektedir.

*

“Türk Üniversitesi” projesi çerçevesinde yürütülen görüşmeler, karşılıklı diplomaların tanınması, ortak akademik fonlar ve değişim programları gelecekte Türk gençliğinin entelektüel bütünleşmesine hizmet edecektir.Heydar Aliyev’in "Bir millet, iki devlet" felsefesi, yalnızca Azerbaycan ile Türkiye arasındaki ilişkilerin temelini oluşturmakla kalmamış, aynı zamanda Türk birliğinin ve Türk dünyasının oluşumunda ve gelişiminde bir deniz feneri rolünü üstlenmiştir.

*

Bu felsefe, İlham Aliyev ve Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğiyle daha da pekişmiş ve farklı alanlardaki iş birliğiyle zenginleşmiştir. İki ülke arasındaki bu kardeşlik ve stratejik ortaklık, bölgesel istikrar ve kalkınma açısından büyük önem arz etmektedir.

Günün Diğer Haberleri