Sigara ve Akciğer Kanseri

Arşiv Haberler - 03-02-2020 00:00

Üsküdar Üniversitesi Patoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İbrahim Öztek

Üsküdar Üniversitesi Patoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İbrahim Öztek ve yardımcısı Öğretim Görevlisi Eda Yetimoğlu, Üsküdar Üniversitesinde sigara ile savaş başlattılar. Bu savaşın diğer üniversitelerde de amansız bir şekilde başlatılmasını belirttiler. Gerekirse arzu eden tüm eğitim kurumlarında konferans vermeye hazır olduklarını bildirdiler. Prof. Dr. İbrahim Öztek, bilim ve spor adamı olarak bu konuda da dünya çapındaki iki önemli kuruluşun başında. Bunlardan biri Dünya Uyuşturucu ile Mücadele Eden Sporcular Federasyonu Onursal Başkanı, diğeri ise; Uluslararası Sigara Alkol Uyuşturucu ve Spor Platformunun başkanı. 

Öztek bugün verdiği seminerde konu ile ilgili çok önemli bir giriş yaptı: “Sigara ile başlayan uyuşturucu, insan eli ile üretilen, insanı insanlığından eden, insanın masumiyetini yok eden, insanın özgürlüğünü, hür iradesini, insani yüksek değerlerini ve erdemlerini elinden alan en acımasız ve kahredici bir canavardır”.

Akciğer kanserinin bir numaralı nedeni Sigara dumanıdır. İçimize çektiğimiz bu dumanın içinde bulunan radyoaktif madde de içeren binlerce zehirli madde önce solunum yollarını tahrip ediyor. Sonra tahrip ettiği bu alanlara zehirli maddelerini sıvazlıyor. Bu zehirli maddelerin altındaki hücreler yavaş yavaş kötü yönde şekil değiştiriyor. Bu değişiklikle hücreler kanser hücresi halini alıyor ve buradan büyüyerek büyük kitleler oluşturuyor. Eğer zaman zaman geniş kapsamlı tıbbi muayenelerden geçmiyorsak, bu kötü tümörlerin bir kısmı hiçbir bulgu vermeden portakal büyüklüğüne ulaşıyor ve tanımlandığı zaman da artık iş işten geçmiş oluyor. 

Günde bir paket sigara içen insan, hiç sigara içmeyenlere oranla en az on misli akciğer kanserine yakalanma rizki taşıyor. Sigara dumanı ile temas etmeyen pankreas, karaciğer ve idrar kesesi gibi organlarda da sigaranın sebep olduğu kanserlere sıkça rastlanıyor. 

Türkiye’de sigara içimine erken yaşta başlandığı için buna bağlı ölümler en çok ortalama 50 yaşında görülüyor. Gelişmiş batı ülkelerinde ise en çok ölüm 60-65 yaşlarında oluyor. Geç tanımlandığı için de hastalar ameliyat şansını kaybediyor. Bunun yanı sıra yine ülkemizde sigaraya bağlı akciğer kanseri ile sigaranın sebep olduğu kalp damar hastalıklarından yılda yaklaşık yüz elli bin kişi hayatını kaybediyor. Amerika’da Bu rakamın iki yüz bin kişi olduğu belirtiliyor.

Sigara içen annelerde, sigara etkisi ile bebeğe giden damarlar daralıyor. Öyle olunca da bebeğe az miktarda oksijen ve az miktarda hayati besinler ulaşabildiği için bebek zekaca geri, yapı taşlları eksik ve hatta sakat olarak dünyaya geliyor. Emziren anne sigara içiyorsa nikotin sütten çocuğa geçiyor ve süt emme yaşındaki bebek sigara tiryakisi oluyor.

Çocukların % 27’ si 7-13 yaşında, % 37’ si ise 14-16 yaşında sigarayı deniyor. Bu çocukların % 15’i, 13 yaşında, %29’u ise 14-16 yaşında sigara içicisi oluyor.  Ortaokul ve lise öğrencileri arasında yapılan resmi bir araştırmanın sonuçları ise korkunç; 2007 yılında bunların %15’i, 2008 yılında %18’i, 2017 yılında ise %25’i sigara içiyor. Her yıl yedi yüz bine yakın çocuk sigaraya başlıyor. Bir nargile ise kırk sigara zararına eşit olduğu gibi marpuç denilen tutucusu içindeki mikrobu yok etmek ise mümkün değil. Elektronik sigara ise sadece avutma aracıdır. Normal sigaradan hiçbir farkı yoktur.

Sigara en kötü bağımlılık yapan bir maddedir. Kişinin özellikle merkezi sinir sistemini, yani beynini etkiler. Beyinde kimyasal olaylara neden olur. Bir iki saat sigara içemeyen tiryaki çıldıracak gibi olur. Oruç tutan bir sigara tiryakisi on sekiz saat kendini tutar ama iftar eder etmez sigara yakar. Bunun psikolojik etkisi irade ile yenilebilir.

Bugün tütün ekimi ve sigara imalatımızın büyük bir kısmı Amerikalıların eline geçmiştir. Tütünümüz artık Genetiği değiştirilmiş tütün haline gelmiştir. Bu da bu sigarayı içen insanlarımızın kısa bir zaman sonra kısırlaşacaklarına işarettir.  

Günümüzde devletler, bozulmuş insan sağlığını düzeltmek için bütçelerinden çok büyük paylar ayırırken, sağlığın korunması için aynı duyarlılığı göstermemektedir. Sosyal ve ekonomik düzeyleri düşük toplumlarda, aynı zamanda eğitim ve kültür eksikliği, insanları suç işlemeye ve kötü alışkanlıklara yöneltmektedir. Yine bu toplumlardaki ortam koşulları, uyuşturucu alışkanlığı ve kullanımını da teşvik etmektedir. Aile ve arkadaş ortamları konuya sahip olma alanlarıdır. Bu konuda basın yayın organlarımıza sinema film ve dizilerine, öğretmenlerimize büyük iş düşmektedir. 
Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütünün (OECD) verilerine göre Türkiye’de küçük büyük on beş milyon insan sigara içiyor. Bunun % 38’i erkek, %11’i kadın. Bir yılda sigaraya 22 milyar lira ve sigaranın yol açtığı hastalıkların tedavisine en az 10 milyar olmak üzere, toplam 32-35 milyar lira harcıyoruz. Bu parayı havaya üflüyoruz. Bu para ile her yıl İstanbul hava limanından üç tane, Marmaray Çanakkale veya Yavuz Sultan Selim köprüsünden dört tane, hatta iki tane nükleer santral yapmak mümkün. Hele bu kadar para eğitime harcanacak olsa, en başarılı üniversitelerimiz dünya sıralamasında 400. sıralarda kalmazdı.
Sigaraya karşı en önemli kalkan spordur. Bu nedenle geleceğimiz olan çocuklarımızı ana kucağından itibaren spora yönlendirmeliyiz. Özellikle yüzme, jimnastik ve atletizm ile mücadele sporları onlara temel spor bilgisini kazandıracaktır. Sporla birlikte müzik, resim, folklör, okuma, ve kültürel etkinlikler de çocuğu kötü alışkanlıklardan uzak tutacaktır.

AKCİĞER KANSERİNİN KLİNİK BULGULARI
1. Akciğer filmlerinde daha önce olmayan bir lekenin tesbit edilmesi. 
2. Öksürük.
3. Akciğerden gelen kanama.
4. Hırıltılı, ıslık çalar şekilde nefes alıp verme (wheezing).
5. Gırtlakta darlık oluşması ve bu darlıktan dolayı sesli soluk alma (stridor). 
6. Nefes darlığı.
7. Çabuk yorulma.
8. Halsizlik.
9. İştahsızlık.
10. Kilo kaybı.
11. Sebepsiz omuz ve sırt ağrıları.
12. Boynun şişmesi.
13. Ses kısıklığı. 
14. Boyun bezelerinin ele gelmesi.
15. El parmak uçlarının, trampet çubuğu gibi topaklaşması. 

Günün Diğer Haberleri