Üsküdar Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Öztek, 14 Mart Cumartesi günü Beykoz Türk Ocağı’nın misafiri oldu.
2003’ten günümüze BOP, bir başka deyişle Büyük Amerikan Projesi konferans veren Prof. Öztek, bu kapsamda son gelişmelere değindi.
Prof. Öztek, şunları söyledi:
‘Bu projenin hedefi; Fas’tan Pakistan’a uzanan genişletilmiş BOP (BAP) ile sosyal, kültürel ve mental gelişimini tamamlayamamış Türk ve İslam ülkelerinin tüm varlıklarına el koymak ve sömürmekti. ABD, bunu büyük bir oranda gerçekleştirdi. Son olarak Suriye’de 18 üs kurarak, PKK, PYD, YPG gibi unsurladan oluşturduğu kara kuvvetleri ile Suriye’nin petro-gazının üçte birine hakim oldu. Rusya da Lazkiye ve Tartusta 50 yıldır sıcak denizlerde elde ettiği deniz üsleri ve hava birlikleri ile Amerika'nın hedeflerinin gizli ortağı olarak çıkarlarını sürdürdü.


Türkiye yedi milyona yakın Suriyeliye kucak açarak her çeşit ihtiyacına cevap verdi. Bu durum, Amerika ve Avrupalıların bilinçli olarak Türk ekonomisini yok etmeye yönelikti. Güvenli bölge mücadelesi içinde Türk ordusunun ülke savunmasındaki özverili kahramanca gayretleri de ayrı bir ekonomik sorunu beraberinde getiriyordu.
Avrupa, Türkiye’ye serbest dolaşım hakkı ve göçmenler için yapacağı yardımı yerine getirmediği andan itibaren kapılar yedi sekiz yıl evvel açılmalıydı. Hatta Ege sahilleri sağlam botlarla donatılıp, sığınmacılara, buyrun istediğiniz yere gidin denmeliydi.
Bugün biz Suriye’nin toprak bütünlüğünden yanayız derken, beş bin on bin km. uzaklardan gelen emperyal güçler, Suriye'de toprak bütünlüğü bırakmadılar.
Ege adalarının Yunanlılar tarafından işgali, Girit’in gerçek statükosu, 12 adanın cephaneliğe çevrilmesi ve Kıbrıs'ta AB ve ABD destekli Rum oyunları BOP’ nin Türkiye’ye yönelik stratejik sömürüsünün birer parçasıdır.
Kıbrıs çevresindeki zengin petro-gaz yatakları Venezuela rezervleri ve Hazar Şahdeniz yataklarından çok zengindir. Kıbrıs adası çevresinde bugün 12 ülkeye ait 6. Filo dahil yüzlerce donanma fırsat kollamaktadır.
Bugün Ege’de Rum’un yine AB ve ABD destekli 12 mil kararı, Ege ve Akdeniz'deki MEB (münhasır ekonomik bölge) yarın için Türkiye'nin başını ağrıtacak problemlerdir. Kıbrıs sorunu bugün ayrıca bölgesel enerji denkleminin parçası haline gelmiş durumdadır.
Kıbrıs’ın, Türkiye İngiltere ve Yunanistan arasında yarım asırdır süren çözümsüz durumunu, bundan sonra bölge hidrokarbonu için ağzı sulanan büyük devletler ve şirketler körükleyeceklerdir. Bölge BOP’nin son derece önemli bir halkası haline gelmiştir. Buradaki petro-gazın paylaşımı kolay olmayacak ve Ortadoğu ateşi Kıbrıs ve çevresinde de cehennem yangınına dönüşecektir. Bölge, ayrıca emperyal güçlerin egemenlik ve siyasal üstünlük yarışı alanına dönüşerek, uzun yıllar sürecek çok boyutlu bir krize sahne olacaktır. Büyük orta doğu coğrafyası sahipsizdir. Bölge ülkelerinin bir çoğu halen aşiret zihniyeti ile yönetilmektedir. Böyle bir bölgede ülkemiz ana hedefte ve bu korkunç tehditle karşı karşıyadır. Ortadoğu'da gerçek işbirliğine dayalı bölgesel bir birliğin kuruluşu, tüm bölgenin geleceği ve çıkarları açısından gereklidir.’

Advert