Değerli Dostlarım,
Her geçen günün bir öncekini arattığı, hak, hukuk ve adalet kavramlarının mum ışığında arandığı, demokratik hak ve özgürlüklerin baskı altına alındığı, din istismarının ve din adı altında yapılan her türlü sapkınlığın zirve yaptığı, milli, manevi ve ahlaki değerlerin yozlaştığı, eğitim kurumlarına tarikat ve cemaat unsurlarının sızdığı, kültür erezyonun önlenemez hale geldiği, her türlü hırsızlık, rant, rüşvet ve yolsuzluk söylentilerinin ayyuka çıktığı, yaşatılan derin ekonomik kriz nedeniyle vatandaşın borç ve sefalet batağında çırpındığı, dış borcun ödenemez bir boyuta ulaştığı, uluslararası saygınlığımızın yerle yeksan olduğu, vatanperverlik ve yurttaşlık bilincinin kasti olarak dumura uğratıldığı, Atatürk ve Cumhuriyet düşmanlığının alenileştiği, bir kavimler göçüne dönüştürülmüş orantısız mülteci akını yüzünden demografik yapımızın tahrip edildiği, gelişmiş dünya ülkelerine tarihin en büyük beyin ve sermaye göçünü verdiğimiz, vurdum duymazlık nedeniyle Cumhuriyet tarihinde eşi ve benzeri görülmemiş birçok felaketin yaşandığı, felakete kurban giden binlerce vatandaşın şeceresinin dahi okunmadığı, ailelerinin perişan edildiği çaresizlik, acı, hüzün ve gözyaşlarıyla dolu son derece uzun ve karanlık bir süreci geride bıraktık. Devamının ne şekilde geleceği belirsiz olan kabus dolu yeni bir sürece doğru da hızla sürükleniyoruz..
Bu kabustan kurtulmanın yolu; her türlü ideolojik ayrım ve egodan arınmış bir şekilde, yeniden bir Müdâfaa-i Hukuk bilinci içinde ve Cumhuriyet’in ilk yıllarındaki milli heyecanla yeniden yola koyulmak ve hep birlikte ülkemizi fabrika ayarlarına geri çevirmekten geçer..
Bizler, “Yurt Partisi (Sadettin Tantan), ATA Parti (Namık Kemal Zeybek), Doğru Parti (Rıfat Serdaroğlu) ve Adalet Partisi (Vecdet Öz)” olarak bu amaçla ilk adımı atarak adı “Kurtuluş İttifakı” olan bir çalışma başlattık..
Bu ittifak milli çizgideki siyasi partileri, sivil toplum örgütlerini ve kanaat önderlerini bir araya getirecek olan ulusal bir şemsiyedir..
Lütfen bölünmeyelim ve biran evvel bir araya gelelim zira kaybedilecek tek bir gün dahi yoktur..
Bu hassasiyet içinde hepinize saygılarımı sunuyorum..
Dr. Vecdet Öz