Benimde hayallerim var bu topraklarda,
Gümüşhane’de herkes kadar benim de hakkım var.
Karamustafa deresi ağlarken, kuşburnu sızlarken, havalimanı beklerken,
Baktım herkes duygulanmış…!
Yani anlayacağınız,
Gümüşhane’den herkes istediğini almış da,
Gülüyor.
Bir vatandaş olarak istediklerimizi zaman zaman bu sayfalardan sıralıyoruz.
Diyoruz ki,
Bu şehir bu kadar mütevazi olmasın.
Sırtına vur ekmeğini al demesinler.
Şu klasik devlet, bayrak, millet edebiyatı artık yapılmasın.
Gümüşhaneye havalimanı, tren yolu, Süleymaniye projesi yapılsın
Onun içinde ben duygulanayım,
O topraklara belki çok da hak etmeyenler gibi ben de gideyim.
Başım dik, alnım açık.
Bir de şu Gümüşhane’de hiç mi sorun yok arkadaş,
Bakıyorum,
Sanki şehir ikiye bölünmüş gibi,
Bir tarafta çok mutlular, bir tarafta çok ağlayanlar…
Bakan Davutoğlu şehre geliyor,
Başlıklar ardı arkasına da 
Arzular Kabaköy’ün çimento fabrikasından neler çektiği onu da bi konuşşsalar,
Az önce söyledik,
Karamustafa köyünden gelen haberler.
Yani silkelen be şehir artık,
Şu küçük mutluluklardan pay çıkarmayı bırak artık,
İste, titret, haykır.
Tabi ki hakaret etme ama iste!
Ver de; kaç gelen giden varsa hepsini tek tek hatırlat.
Gümüşhane için bugüne kadar verilmeyenleri anlat.
O zaman pek moda olan o sözcüğü bende söyleyeyim
‘Duygulanırım o zaman!’