Gümüşhanesporumuzla ilgili olarak yayın hayatına başladığımız günden beri yakınen ilgilenen bir haber sayfasıyız. 

Bir okurumuz, Gümüşhanespor’un daha fazla sayfalardan verilmesini istiyor. 

Gayet güzel ve mantıklı bir istek. Okurun tercihi başımız gözümüz üstüne.
Yalnız bir ayrıntıyı anlatarak  okurumuzdan da anlayış beklediğimizi ifade etmek isterim. 
Malumunuz hemen komşumuz Trabzon’un bir Süper Lig temsilcisi var. Trabzonspor. İnanınız bu takım, iyi kötü, boş dolu, Trabzon yerel sayfasının tamamını dolduruyor. 
Trabzon’lu meslektaşlarımızda bu konuyu konuştuğumuzda, ‘Trabzonspor kazanacak ki biz de satalım, Trabzonspor iyi oynayacak ki bize daha iştahlanalım ve çok yer ayıralım’ deyiverdiler.
Dolayısıyla özellikle okumayı pek sevmeyen bir toplum olarak spora özellikle futbol haberleriyle daha yakınen ilgilenen Trabzon medyasının isteği, Trabzonsporun daha fazla kazanması seçeneğidir. Gazetelerin takip serüveninin de bununla irintili olduğunu ifade etmektedirler.
Şimdi bu gerçekten yola çıkarak Gümüşhanespor’u sert eleştirdik mi, adımız hedef oluyor, yumuşak yazdık mı, takım üç beş hafta sonra sallanmaya başlıyor. Nitekim son dört beş haftadaki görüntüsünü görüyorsunuz adeta yürüyorlar sahada. Ben değil, Gümüşhane’de futboldan az çok anlayanlar söylüyor bunu. Kaldı ki takım bu haldeyken sayfaları nasıl dolduralım, bi şey yok, Onca eleştiriye rağmen kimse umursamıyor. 
Neredeyse bağlık bostan yan gel yat Osman misali bu alınan sonuçların ardından kahrolan taraftar, bizler oluyoruz. Onun içindir ki, Gümüşhanespor’u çok fazla yazmakta  çok fazla abartmakta istemiyoruz. 
Çünkü bu takım sadece bir şehrin takımı değildir. Gümüşhanespor’dur. Direnişin, azmin, mücadelenin, pes etmemenin, güçlü olmanın, temsil edilen adıdır.
Onun için simdi söyleyelim böyle bir ibare belirtti yokken biz ne yapalım..