Değerli Okurlarım;



Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a ABD’nin küstah tavırlı başkanı tarafından akıllara ziyan bir mektup yazıldı



Her Türk yurttaşı gibi bu mektubu bende gazetelerden okudum.



İnanılır gibi değildi.



Bu halkın oylarıyla seçilmiş 12. Cumhurbaşkanına ağza alınmayacak kadar terbiyesizce bir üslupla yazılmış mektup elbette kabul edilemezdi.



Trump denen adamın hepimize hakaret eder gibi budala, şeytan gibi sözcükleri kullanarak Sayın Cumhurbaşkanımıza saldırmasını tabi ki kabul edemeyiz.



Bu Trump denen adama artık okkalı bir cevap vermenin zamanı geldi de geçiyor



Kaldı ki kiminle uğraşa tutuştuğunu artık anlamalıdır.



Ben eminim ki milletinden aldığı güçle ve büyük Türk Milletini temsilen sayın Cumhurbaşkanımız bu manyak adama haddini de bildirecektir.



Milletlerarası ilişkilerde nezaketsiz, küstahça ve elbette devlet terbiyesiyle bağdaşmayan bu mektup bizim hayatta olmadığımız yıllarda yaşanmış bir olayı anımsamamıza sebep oldu.



Neydi o olay;



Dönemin yine küstah ABD Başkanlarından Johnson Cumhurbaşkanı İnönü’ye bir mektup yazarak Kıbrıs’ta; verdiğimiz silahları kullanamazsınız cüretini gösteriyordu.



Doğrusu ABD’nin verdiği silahları kahvaltıda mı yiyecektik! Bilemiyoruz ancak İnönü’nün cevabı Johnson’a tokat gibiydi..



‘’Yeni bir dünya kurulur ve Türkiye orada yerini alır’’



Açıkçası ABD tehdidine o dönemin şartları arasında verilebilecek en saygın, en prestijli, en sert, en hakiki cevap buydu ve Türk basınında bu mektup Johnson Mektubu olarak yerini almıştı



Türkiye’nin ABD’ye bağımlı olmadığının en açık göstergesi olan bu diplomatik cevaptan sonra biz de bin yıllık bir onurun temsilcileri olarak bu küstah herife şimdi Sayın Cumhurbaşkanımızdan bir okkalı yanıt bekliyoruz.



Trump’ın bu kadar egosunu şişiren güç nedir bilinmez ve fakat sayın Cumhurbaşkanı elbette bu soysuzca yazılan mektuba gereken karşılığı verecektir.



Sayın Cumhurbaşkanımıza güveniyoruz.