‘Gümüşhane gelişiyor’ diye bizde seviniyorduk ki, GTSO Meclis başkanı Süleyman Köprülü, ‘Milletin cebinde para yok’ deyiverdi..
Onca yatırım, proje, patlama, atlama derken böylesine bir cevap ya da teşhis!
Vallahi benimde içimi acıttı.
Hani Gümüşhane üzerine öylesine pembe tablolar çiziyoruz ki,
Ortada görünen köy olmadığını görünce,
Aha da haklı çıktılar diyesim geliyor!
Yıllar önce bir büyük toplantıda ‘Gümüşhane var olan potansiyelini açığa çıkaramazsa ne olacak hali’ diye soruvermiştim ilgililere,
Öyle ya,
Tarım kenti,
Turizm kenti,
İşsizlik azaldı palavrası,
Göç durdu masalı,
Barajlar, göletler, sulama kanalları, 
Gümüşhane gümbür gümbür  geliyordu!
Sonra,
Baktık ki akıntıya kürek çekmişiz,
Cepte para yok.
Ekilen, dikilen, üretilen bir memlekette (ben olmadığına inanıyorum) cepte para yoksa,
Kim neyin peşinde,
Hangi inandırıcı işi yapmak derdinde? Gelişen bir toplumun, huzurlu bir cemiyetin, daima üstüne konulduğu ifade edilen bir şehrin insanının cebinde neden para olmaz?
Hayat mı pahalı,
İnsanlar mı tembel,
İş mi yok,
Ya da para kazanamıyorlar mı?
Bir taraftan ele avuca sığdırılamayan Gümüşhane,
Bir tarafta görünen  gerçek,
Parasız bir şehir.
Yatırım geliyordu,
Gelişim, değişim artıyordu,
Adeta bir karnaval havasına bürünmüştü Gümüşhane,
Ve gerçek görüntü…
Çünkü Takke düştü kel göründü,
Gümüşhane tüm çıplaklığı ile ortaya çıktı.
Beş parasız ve çaresiz…
Yarın yine milyarlarca yatırımın Gümüşhane’ye akacağı haberlerini bu söylediklerimizden sonra duyarsanız şaşırmayın,

Nasıl olsa biz yalancıyız ya?