Sen o çizmeni alnımıza koy.
Helal ter, emek, yüreğin var onda.
Bırak yüreğinde zerre sızı duymayanlar kirlenmiş zaten,
Sen sedyeyi kirletsen ne olur.





*






Çizmeni çıkarma kardeşim,
Soma bizim için bir taş misali oturdu bağrımıza.
Ne dersek, ne söylersek fark etmez! senin sızın, acın, yaran diner mi?
Bırak kirlet sedyeyi,
Ne olur!







*







Sen çizmeni çıkartma kardeşim,
Çizmeyi aşanlar zaten bizi çileden çıkartmışlar,
Yüzler Soma’nın kalbine gömüldü,
Sen sedyenin derdindesin.
Bırak, kırılsın…







*







Sen çizmeni çıkartma kardeşim,
Anana, bacına, karına, çocuğuna, ekmek götürüyorsun,
Yeni bir dünya için elinde kazma kürek.
Gece mışıl mışıl uyurken beben,
Onun düşünüyorsun,
Bırak, seni bu hale getirenler utansın…







*







Sen çizmeni çıkartma kardeşim,
Türkiye kan ağlıyor,
Türkiye uyumuyor.
Bu yara diner mi?
Bu dert biter mi?
Birileri kendi paçalarını kurtarma peşinde.







*






Sen çizmelerini çıkartma kardeşim,
Başımızın üstüne koy.

Sen çizmelerini çıkartma kardeşim,
Elin öpülür,
Elin baş tacı edilir,

Bilmiyoruz o sözlerini duyan bu ülke o gece uyudu mu?
Çizmen bizim için kutsal bir değerdir.

Sen çizmeni çıkartma kardeşim,
Yüzlerce arkadaşını toprağa gömdün..