Kime sorsanız Eylül hüzün ayı,
Yaprakların sarardığı mevsim.
Koca denilen uzun ama bana göre sanki saniyelik sayılabilecek yaz mevsiminin sonu, habercisi…
Şimdi tatil beldelerinden eve dönüş başladı,
Okullar açılacak.
Çocukların köy meydanındaki sesleri, harman yerinin sevinçleri gelecek aklımıza.
Gümüşhane’den de dönüş başladı
Eylül’de Gümüşhane’ye de hüzün düştü,
Gülsüm teyze bi dahaki yaza görebilirmiyim diye torunu Hasan’ı doyasıya kokladı bir daha,
Çünkü ayrılıyordu yarın Gümüşhane’den,
Oysa yaz geldi diye zaman kavuşturdu diye o kadar sevinmişti ki.
Harşit yine gel dedi; baktım boynu bükülmüş.
Kuşakkaya, Çemen Dağları,
Onlar da ayrılacağa üzülüyor,
Kekik kokuları, lale, nergisin gözyaşları var kirpiklerinin ucunda.
Onun içindir ki sonbahar hep hüzünle hatırlanır,
Seneye bir kez daha buluşmak adına söz verilir o mevsimde.
Gümüşhane’yi unutmamak için söz verilir.
Öyle Eylül ayını başka tarafa çekmek için zorlamayın kendinizi,
Hatalar, günahlar, sevaplar yapanın olsun,
Biz Eylül ayında ayrılık türküleri söylüyoruz istemeye istemeye,
Eylül ayında zaten istemediğimiz kadar ayrılıkları yaşıyoruz,
Dostlar üzüntülü,
Tıpkı dalından sararamış bir şekilde toprağa düşen bir yaprak misali…
Diğer Yazıları
Çok Okunanlar