Biliyorsunuz bizim güneyde eskiden yavru vatan derdik,



AB sevdalıları o çok bilmiş akıllarıyla artık anavatan dedikleri (Talat’tan tutunda şimdiki cumhurbaşkanı seçilen Akıncı’ya kadar) KKTC’nin 15 temmuz barış harekatının yıldönümüydü.



Zart! diye FETÖ darbeye kalktı, gündem değişti.



KKTC’nin ne derece önemli olduğunu Türkiye Cumhuriyeti’nin bölgedeki anahtarı konumundaki pozisyonunu anlatmaya zaman yetmez,



Şu kadarını söyleyeyim:



Merhum efsanevi Kıbrıs Türkü 1. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, ölüm döşeğinde bile ne demişti:



‘Söyleyin o …(liderin adını anımsayamadım) Kıbrıs Türktür, Türk kalacaktır’!



Evet, 15 temmuz bizim gurur günümüzdü,



Ta ki 15 temmuz Cuma akşamı o alçakça saldırılar gerçekleşmeseydi.



Ecevit’in  o dünyayı titreten TRT’deki sözlerini bi kez daha dinleyecektik siyah beyaz…



‘Biz aslında Kıbrıs’a savaş için değil barış için gidiyoruz. Bu harekât yalnızca adada yaşayan Türklere değil, Rum’larada barışı getirecektir’!



Sen kalk şimdi



Genelkurmay’a,



MİT’e,



Atatürk’ün meclisine,



Masum Türk halkına,



Kurşun sıkan acımasızca tetik çeken askerden daha doğrusu hainlerden bunları bekle..



Hey gidi Bülent Arınç hey gel de anma



Ne demişti biliyormusunuz?



O Türk hukuk tarihine kara bir leke olarak girecek kumpas davaları için Türk ordusuna…



‘İyi ki bu komutanlarla biz savaşa girmemişiz’!



Ey Bülent bey,



O komutanların iyiki dediğin rütbelileri bugün daha iyi anlıyormusunun, hatırlatalım mı?



Söyleyelim



Hepsi 15 temmuz’da açığa çıktı.



Takkeleri düştü.



Kelleri göründü.



Ağlayınız ağlayabildiğiniz kadar!