Soğuk vurur alnına, üşürsün! soğuktan değil, seni unutan tüm vefasızlıkların şiddetinden.

*

Bir kış misali sarar seni geçmişten bugüne yediğin darbeler, oysa bir noktada başlayacaktır yeniden uyanış; sürecektir bu serüven. 

*

Ortalık yeniden savaş yerine dönecektir o savaş senin eğilmeyen vicdanın ve insanlığının verdiği ders olacaktır. 

*

Çürümüştür duygular bir tahta parçası misali üzerine basanlar çat diye ses duymazlar canları acır, demir parmaklarına tutunan eller gibi için ürperir; kırdığın bir kemik, bir vicdan değil, insanlıktır.

*

Sonra birileri çıkar karşına mücadeleye onunla devam edersin.

Sevgi, saygı, hoşgörü sarar seni, mutluluğa yelken açarsın, bulmuşsundur dengini.

Yine de prangalar vurmak isteyecektir insanlığın demir parmakları arasına kendilerini hapsedenler, vicdanları kanatmış, iyilikler üzerine unuttuğu tüm sözcükleri tek tek yutarak.

*

Yine de mutluluk taşımaya devam et! bu iyilik vadisine, unutma insanoğlu her zaman senin dediğin yolda yürümez, bazen ayakları kayar, bazen taştan taşa atlarlar; belki de hiç kimse yakalayamaz onu; 

*

Örümcek ağı örmüş gibi bedenini aslında yakalayamadığınız sıkışmış yürekler ve bitmek tükenmek bilmeyen kötülükleridir.

*

Ne kadar hapsedersen et, işte sen busun! Kırar insanlığı sarar demir parmakları söylerler, senin için en büyük eseri.