‘Gümüşhane’de kış’ yazımı yazarken orada olma isteğimi dile getirmiştim,
Gümüşhane de olma isteğim İstanbul’da gördüğüm rezalet sonrası daha da depreşti.
Kar yağdı, soğuk çaldı, İstanbul her zaman ki gibi perperişan.
Başkan Topbaş’ın İstanbul’da rakipsiz olduğunu söyleyen eski CHP’li Tarhan Erdem’in kulakları çınlasın,
‘istifa’ sesleri Zincirlikuyu’yu inletmiş.
Hakikaten kış geldi mi, İstanbul çekilmez oluyor,
Bir yerden bir yere gitmek işkence adeta,
İstanbul o kadar çekilmez oluyor ki, insan yağan kar’a bile doyamıyor.
Yıllardır su deposu misali biriktiren İstanbul bugün çatlamak üzere,
Yarın bir gün gerçekten çok yazık olacak.
Almıyor artık.
Üstelik bu deponun tahliye borusu da yok,
Nereye gitsek hep aynı sıkıntı
İstanbul il gibi gelmiyor bana,
Bir devlet sanki.
Şöyle zihni mi kurcaladığım da kaç Avrupa ülkesi toprak olarak, nüfus olarak İstanbul’dan büyük
Benim anlamadığım yıllardır biriken sorunların neden hep aynı yönetim tarafından yönetilmesine rağmen çözülemediğidir.
İstanbul gerçekten kan ağlıyor,
Yetkililer ise kendi derdinde.
Bakalım daha ne kadar dayanacağız,
Nasıl olsa Türk halkı unutur deyip yine kaderimize razı olacağız,
Öyleyse şikayet etmeye gerek var mı?
Tıpkı Gümüşhane gibi,
Bir taraftan ahlar, vahlar, diğer tarafta tık yok
Herkes birbirinin arkasına bakıyor.
Onun için şimdiden İstanbul hayali kuruyorsanız sakın gelmeyin.
Burası çok karışık
Diğer Yazıları
Çok Okunanlar