Bir iş için Kadıköy’e iniyordum.



Kartal- Kadıköy metrosu her zamanki gibi tıkış tıkış doluydu.


Mini etekli, makyajlı, sosyetik, orta direk, karşıt görüş ne varsa metronun içerisindeydi..


Birden acı bir fren sesi duyuldu.


Metro durdu ve dahili bir anons geldi:


Karadeniz şiveli makinist: ‘Değerli yolcular bugün Aziz önderimiz Atatürk’ün ölüm yıldönümü, herkesi saygı duruşunu davet ediyorum’dedi.


Birden saydığım tüm gruplar ayağa kalktı,


Kimsede tık yoktu, pür dikkat saygı duruşunu geçti.


İçimden bu milletin neden hala dimdik ayakta neden hala yıkılamayacağını bir kez daha tasdik ettim.

Evet, kara çarşaflı, minik etekli, sosyetik kim olursa olsun 10 Kasım saat 09.05 geçe saygıya durdu.

İşte! Atatürk’ün bu millete bıraktığı en büyük eser buydu.

O aramızdan ayrılalı 74 yıl oldu ama ruhu hala 74 yıldır bu milletin içindeydi.

Sözü nereye getireceğim,
Bugün Atatürk üzerinden diğer gruplara saldıranlar,

Muhafazakâr değerler üzerinden Atatürk’e saldıranlar,

Ülkeyi bölmeye çabalayanlar, şu bu deyip işin boyutunu başka tarafa döndürmek isteyenler, 


Bilsinler ki, o tabloyu gördükten sonra kimse bu milleti, Atatürk’ü öldüremez..

Yaşanılan o an, tipik bir Türkiye tablosuydu
Her kesimiyle.

Bugün hiç olmayacak kadar başka şeylerle uğraşan yöneticilerimize de seslenmek isterim,  zamanı durdurma noktası olsa da; o tabloyu gözlerinin önüne getirebilseydim.

Emini onlarda bana hak vereceklerdi…