Bir sıkıntı var,
Düşünün midedeki gaz gibi,
Bağırsaktaki gaz gibi,
Sıkıştırıyor.
Kıvrandırıyor Gümüşhane’yi…
Yani anlatılanlarla, sokağın sesi bir değil,
Bir sıkıntı var Gümüşhane’de,
Bakarkör olduğumuzu biliyorum ama meğer dokunmak gerekiyormuş.
Siz yazdıkça insanlar coşuyor,
Siz önderlik ettikçe insanlar sizi destekliyor,
Şüphesiz burada bir şov yok, bir getiri de yok,
Şüphesiz burada Gümüşhane için anlatılmak istenen dertler var, çare bekleyen sorunlar var.
Öteki Gümüşhane var.
Yeter ki neşter doğru vurulsun,
Tıkış, tıkış stres yüklü insanımızın içi doğru araştırılsın,
Göreceksiniz ki;
 Gülümseyen fotoğrafların aslında kan ağladığını anlayacaksınız.
Gümüşhane için hiç bilinmeyenleri bulup ortaya çıkarmak,
Belki örtülmüş bir sorunun üstünü açmak,
Belki birilerini kızdırabilir, sinirlendirebilir,
Aslolan Gümüşhane’dir,
Gümüşhane insanıdır.
Korkularını, sevinçlerini, hüzünlerini, geleceğe dönük düşüncelerini paylaşmaktır,
Gümüşhane’yi doğru teşhis etmek gerekir,
‘Olur  efendim, tamam efendim, hay hay başüstüne’ sözcükleriyle Gümüşhane yönetilemez,
Bazen diş, bazen gülüş, bazen tepki, bazen isyan, bazen ise kavga gerektirir,
Bu kırıp dökmek değildir elbet;
Hak istenmez alınır ise,
Gümüşhane daha yüce bir mücadelenin içinde var olmalıdır.

Zaman ilerledikçe, sıkışıklığın farkına varıyorsunuz,
Değerlerin küstürüldüğünü de,
Aslında aynı karede gülümseyen insanların nasıl gerildiğini de anlıyorsunuz,
Çünkü yanlış yapmadığınız sürece zaman sizi haklı çıkartıyor,
Çünkü şov yapmadığınız sürece,
İnsanlar sizi garipsemiyor.
Gümüşhane’de öyle,
Küstürülmeden, şapkadan tavşan çıkartmadan, bilerek, inanarak, ama cesur adımlarla hep birlikte önünün açılmasını bekliyor,
Siz yürüdüğü yollara bakmayın Gümüşhane’nin,
Karanlıktan korktuğu için ıslık çalıyor…