Bazen kızınca kendi kendime söyleniyorum…
‘Gümüşhane şen memleket; taşı toprağı bereket!’
Gümüşhane ölse,
İmam sorsa,
- Nasıl bilirsiniz?
Herhalde ilk söz,
‘Vallahi yatırım alamadı’ olurdu.
Kaç kez söyledik.
Söylediler.
Gümüşhane iktidarların bir parmak bal çaldığı şehir oldu.
Bugüne kadar hep geldiler.
Bildiğim kadarıyla hep güzel sözcükler söylediler..
Yanlıştı…
Örneğin Çevre Şehircilik Bakanı çarpık yerleşmeden söz etmedi.
MSB’ı askeri birlikten söz etmedi.
Spor Bakanı, sporcular için tesis kurulacağını söylemedi,
Adalet Bakanı, yeni adliye binalarından Kürtün ilçesinin kapanan adliye binasını dile getirmedi.
Daha sayayım mı?
Ulaştırma Bakanı, havalimanı konusunda tek bir söz etmedi.
Enerji Bakanı madenlerin sonunun ne olacağını anlatmadı.
Peki ne dediler?
Gümüşhane, vatanına milletine bağlı güzel insanlar, Gümüşhane bulunmaz Hint kumaşı…
Bir dere ıslahı, bir katı atık tesisi, bir çöp arabası, dağın tepesinde hastane..
Allah bereket versindi.
Gerisi önemli değildi.
Gümüşhane zaten böyyük devletinden bi şey de beklemiyordu..
Ha, bi de unutmayalım, üniversitesini de aldı.
81 şehre konduruldu,
Piyango haliyle Gümüşhane’ye de vurdu.
Geriye tek bi şey kalıyor.
Sen oy’unu ver!
Neden?
Söyledik işte istemediğinden çok daha fazlasını aldın..
Düşündürtmediler!
Oysa sen işsizliği çözmemişsin,
Oysa sen göçü önlememişsin,
Oysa sen, işadamını getirememişsin,
Oysa sen fabrikalarını teker teker kapamışsın,
Oysa sen dağların arasındaki şehre hayalleri değil küçük umutları bağlamışsın.
İstedikleri sen değilsin, oy’un!
Karan senin.
Ver…!