Bir okurum, yıllardır ‘Gezicileri savundun!’ diye kızdı.
Bir okurum, ‘Ergenekoncuları’ savunmakla..
Bir okurum ‘nedir bu sizin AKP düşmanlığınız?’ diye söz etti.
Bir okurum,
Yapılanları görmemekten söz etti.
Bizim derdimiz şuydu.
A B C parti bizim için önemli değildir.
Eğer insansak,
İnsan evladıysak,
Doğruyu söyleyecektik onu yaptık.
Eksikliklerimiz vardır, belki yanıldıklarımızda.
Olabilir ancak bildiğimiz doğruları bu köşeden söylemeye gayret ettik.
Neden bunu söyledim?
Terörün acımasız yüzünü gösterdiği şu günlerde Savcı Öz’ün kaçış görüntülerine kilitlendi medya..
İyide buraya gelene kadar, böyle olacağını biline kadar neredeydiniz diye insanın sorası geliyor.
Suçsuz bir şekilde cezaevinde çürütülen insanlara olmadık hakaretleri yağdıranlar, şimdi neden oralarda yok,
Yazdıkları kitaplarla ceplerini dolduranlar nerede?
O görüntüleri tekrar tekrar izlemelidirler!
Savcı tek başınamıdır?
Bu hale gelene kadar neler olmuştur?
Neden kaçmıştır?
Hukuk devleti Türkiye bununda cevabını er yada geç ortaya çıkaracaktır.
Namuslu insanlar evlerinden sabahın köründe evlerinden çıkartılırken,
Gözü yalı eşler mahkeme kapılarında çığlık atarken şimdi kameralara yansıyan savcının kaçış görüntülerini izledik!
Allahım!, sen ne büyük ve her şeye kadirsin
Yakındır;
Şairin dediği gibi…
Çocukların güzel günleri göreceği günler yakındır..