Çocukluğumuzun Futbol Kuralları: Bir Neslin Sahadaki Sessiz Anlaşmaları

Teknolojinin henüz bugünkü gibi hayatın merkezine oturmadığı, telefonların değil taşların kale olduğu yıllarda büyüyen bir neslin hafızasında özel bir yeri vardı mahalle maçlarının

Yaşam - 23-04-2025 10:35

Teknolojinin henüz bugünkü gibi hayatın merkezine oturmadığı, telefonların değil taşların kale olduğu yıllarda büyüyen bir neslin hafızasında özel bir yeri vardı mahalle maçlarının. O maçların yazılı olmayan ama herkesin uyduğu kuralları, adeta bir neslin karakterini şekillendirmişti.

O yıllarda şişman olan çocuk her zaman kaleci olurdu. Hakem yoktu, ama adalet duygusu çok yüksekti. Topun sahibi sinirlenirse maç biterdi. “Abanmak yok, ayıp olur” kuralı ise çocuklar arasında yazılı olmayan bir centilmenlik anlaşmasıydı.

"Üç korner bir penaltıdır" ya da “Şut kalecinin uzanamayacağı yere giderse gol sayılmaz” gibi kendine özgü maddeler, o dönemin futboluna kimlik kazandırırdı. Topu olan çocuk kral gibiydi ama maçta en iyi oyuncuyla aynı takımda değilse oyun saatlerce başlamazdı.

Bu kurallar yalnızca bir oyunu değil, aynı zamanda dostluğu, sabrı, saygıyı ve paylaşmayı da öğretiyordu. Belki top ya da forma alınacak para yoktu ama her çocuk neşeli, umut dolu ve en önemlisi kendisiyle barışıktı.

Gündoğumu Gazetesi
www.gundogumu.com
 

Günün Diğer Haberleri