Osmanlı İmparatorluğu’nda başlayan çöküşün emareleri tüm hatlarıyla kendisini göstermeye başlamış yıllardır Anadolu coğrafyasında ve boğazlarda gözü olan, Türkleri küçük bir kara parçasında hapsetme hastalığında kurutamamış olan emperyalist devletler güçlerini bu kez Çanakkale’de denemek istemişlerdi.
O günün teknolojisi, askeri gücü ile gücü nispeten zayıflamış olan Osmanlı Devleti’nin karşısına dikilen bu düşman devletler elbette tarihin hiçbir zaman silemeyeceği bir tokadı yiyeceklerinden elbette haberleri yoktu.
Öyle ki İngiliz devleti İstanbul’da kullanacağı parayı bile bastırmış, Anadolu’ya hükmedeceği günlerin düşü ile yaşamaya başlamıştı.
Düşman kat kat üstün, elindeki olanaklar kıyaslanamaz derece büyük imkânlarla Çanakkale’ye gelirken Mustafa Kemal’in ‘Ben size taarruzu değil, ölmeyi emrediyorum’ diyen tarihi sözüne çarparak geri dönmek zorunda kalacaktı.
Aslında Çanakkale başlı başına bir büyük zaferdi ama tarihin gizli sayfalarında Çanakkale’yi daha iyi anlamak gerekir hele birkaç hamasi sözcüklerle geçiştirmek mümkün değildir.
Karşıdaki kuvvet büyük olmasına rağmen en büyük güç milletini gönüllerindeki iman, kalplerdeki vatan sevgisiydi.
Mustafa Kemal Conkbayırı’nda, Anafartalar’da, kendisi ile birlikte vatansever komutanlarla ve elbette kahraman Mehmetçik ile devasa bir düşmanı denize döktü. Sadece deniz zaferi değil bir kara zaferi bakımından da Çanakkale her zaman anlatılacak tarihimizin şanlı yerinde yer almıştır.
Hele emperyalistlerin askeri güçlerini denizin dibine gömen Nusret Mayın Gemimizi unutmak mümkün mü? Günlerce aç kalan Mehmetçiği, kimi zaman kuru ekmekle Çanakkale’yi canı pahasına savunan yiğitleri rahmetle anıyoruz.
Savaşın sonunda görülecekti ki, Türkler tarihin hiçbir sayfasında her ne olursa olsun esir edilemezler. Hele özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir diyen bir büyük komutana devlet adamına sahip bir ülke ise ve adı Mustafa Kemal Atatürk’se bu gerçek daha iyi anlaşılacaktır.
Tarihi kaynaklarımıza göre 250 binden fazla şehit verdiğimiz Çanakkale, her zaman hayırla, rahmetle anacağımız bir büyük ZAFER’dir.
Şehitlerimize olan saygımızı hiçbir zaman unutmayacağız. Vatanın ne demek olduğunu, milli birlik ve beraberliğin sarsılmaz inancın sembolü olan Çanakkale gelecek kuşaklarımıza da gururla anlatacağımız tarihimizin övünç kaynağı olacaktır.
