7 Ekim 2016
Çinliler ABD'ye eskiye oranla daha çok olumlu bakıyor
İki güçlü ülke olarak, hele de aralarında belirli alanlardaki rekabet dikkate alındığında, Çin ve ABD halklarının birbirlerine karşı olumsuz görüşler besleyebilecekleri düşünülebilir. Ancak PEW Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen bir araştırma durumun böyle olmadığını ortaya koyuyor.
New York Times’ın haberine göre, araştırma, Çinli deneklerin yarısının ABD'ye karşı olumlu görüşler beslediğini gösteriyor. Bu oran geçen yıl %44 kadardı. Çinlilerin dörtte üçünü aşan bir kesimi ülkelerinin on yıl önceye göre dünyada daha önemli bir rol oynadığını düşünüyor.
Bunların çoğunluğu aslında ülkenin, dışarıdan çok kendi içine dönük sorunlarla daha çok ilgilenmesi gerektiği görüşünde. Esasen araştırmanın yapıldığı neredeyse tüm dünya ülkelerinde aynı içe dönme eğilimi göze çarpıyor.
Çinlilerin yine dörtte üç kadarı kendi yaşam biçimlerinin dış etkilere karşı korunmasını diliyor. Bu, bir aralar Türkiye'de de gördüğümüz "yabancı markalara" karşı yemekte, giyimde vb. korunma eğilimine benziyor.
Öte yandan, araştırmada belirtilen, ekonomik istikrarsızlıktan iklim değişikliğine kadar bir dizi sorun arasında 10 Çinliden 3'ü su ve hava kirliliğini en önemli sorunlardan sayıyor. Diğer 7'sine göre bu sorun orta önemde. 10 Çinliden 5'i ise ekonomik büyümeye hava ve su temizliğine göre öncelik tanıyor.
Bu eğilimin, nispeten yavaşlamakta olan Çin ekonomisiyle ilintisi olduğu düşünülebilirse de aslında bu tartışmalı. Çünkü araştırma, 10 Çinliden 9'unun ekonominin iyi gittiği görüşünde olduğunu ortaya koyuyor. Çin Uluslararası Radyosu (CRI)
7 Ekim 2016
Çin yatırımcıları bir Alman şirket grubuna daha ortak oluyor
Berlinli atık toplama, ayrıştırma ve dönüştürme şirketler grubu Alba'nın yöneticileri artık rahat bir nefes alabilirler.
Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesinin faz.net adresli internet sitesinde yer alan habere göre, Çinli girişimci aile Deng, Almanya'nın bu sektördeki 2 numarası olan Alba'nın çoğunluk hissesini devralıyor. Böylece Alba, ivedilikle beklediği finans desteğine kavuşuyor.
Alba, 300 milyon avroyu aşkın bir tutar karşılığında Çin'deki dönüştürme işinin ve Almanya toplama işinin (Interseroh) %60'ını Deng ailesinin bir fonuna veriyor.
Alman Sanayi ve Ticaret Odaları Meclis Başkanı Schweitzer ve kardeşi tarafından yönetilmekte olan Alba, borçlu olduğu bankaların ağır baskısı altında olup 2 yıldan beri finansal katkı için yatırımcı arıyordu. Ancak azınlık hissedar arayışı sonuçsuz kalmıştı. Çin Uluslararası Radyosu (CRI)
7 Ekim 2016
Xinjianglı yoksul öğrencilere burs
Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi'nden Çin'in diğer bölgelerine yüksek eğitim görmek için gelen yoksul Xinjianglı öğrencilere burs uygulaması resmen başladı.
Çin'in iç kesiminde yüksek eğitim gören yoksul Xinjianglı öğrenciler, bu yardım sayesinde yılda kişi başına 6 bin yuan burs kazanabilecekler.
Çin'in iç kesimindeki 19 eyalet veya şehrin "13. Beş Yıllık Kalkınma Planı" kapsamında, Xinjiang'a yardım için sermayeden ayırdığı özel bütçeyle Xinjianglı öğrencilere 1 Eylül'den itibaren burs dağıtılmaya başlandı. Çin Uluslararası Radyosu (CRI)
6 Ekim 2016
Asya ekonomisi, Çin ve Hindistan'dan yararlanıyor
Asya Kalkınma Bankası tarafından geçen hafta yayınlanan en son rapora göre, küresel ekonomideki olumsuz unsurlardan etkilenmesine rağmen, Asya bölgesinde istikrarlı gelişme korundu. Raporda, bu istikrarın Çin ve Hindistan ekonomilerinin normal yörüngeye oturmasından kaynaklandığı belirtiliyor.
Çin ekonomisinde geçen yıldan itibaren düşüş yaşanmasına rağmen, mali ve parasal teşvik önlemleri uygulanması sayesinde büyüme devam etti. Çin ekonomisinin performansı, bu yılın başından beri Asya Kalkınma Bankası'nın beklentisinin üzerinde bir seyir sergiliyor. Banka, Çin ekonomisinin bu yıl yüzde 6.6 ve gelecek yıl ise yüzde 6.4 oranında büyüyeceği tahminlerinde bulundu.
Hindistan ekonomisinin yüzde 7.4 ve yüzde 7.8 büyüyeceği beklentisi ise korunmaya devam etti.
Asya Kalkınma Bankası'nın raporunda ayrıca, Asya'nın gayri safi yurt içi hasılasının (GSYİH) yüzde 5.7'ye ulaşacağı tahmini de yer aldı. Çin Uluslararası Radyosu (CRI)
6 Ekim 2016
Çin'den terörizmle uluslararası mücadele çağrısı
Çin'in Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilci Yardımcısı Wu Hailong, uluslararası toplumun terörizmle mücadele işbirliğini pekiştirmesi gerektiğini vurguladı.
Wu Hailong BM Genel Kurulu'nda terörizmle mücadele başlıklı oturumda yaptığı konuşmada, küresel terörizmle mücadelenin BM Tüzüğü'ndeki ilkellere uyması gerektiğini belirtti. Mücadelenin BM ve Güvenlik Konseyi öncülüğünde gerçekleştirilmesi çağrısında bulunan Wu Hailong, uluslararası toplumun siyasi, ekonomik ve finansal tedbirler alarak, terörizmin sonlandırılmasının önemine değindi.
Terörizmle mücadelede çifte standart uygulanmaması gerektiğine vurgu yapan Wu Hailong, bu mücadelenin her hangi bir milliyet veya dine bağlanmaması gerektiğini söyledi.
İnternetteki terör faaliyetlerini önlemenin küresel terörle mücadelenin acilen yapılması gereken bir çalışma olduğuna işaret eden Wu Hailong, “Doğu Türkistan İslami Hareketi” liderliğindeki terör güçlerinin Çin için büyük güvenlik tehdidi oluşturduğuna dikkat çekerek, Çin'in her çeşit terörizme karşı çıktığını ve bu konuda tüm ülkelerle işbirliği yapmaya hazır olduğunu belirtti. Çin Uluslararası Radyosu (CRI)
6 Ekim 2016
Dünyanın en hızlı gökdeleni: Şanghay Kulesi
Şanghay Kulesi dünyanın 2. en yüksek gökdeleni olabilir ama, asansörünün hızı söz konusu olduğunda, o "1 numara".
CNN.com’da yer alan habere göre, Mitsubishi yapımı asansörünün hızı saniyede 20,5 metre (20,5 m/s). Bu, 100 m dünya rekortmeni Usain Bolt'tan çok daha hızlı. Ziyaretçiler gökdelene, asansöre binmek için geliyorlar.
Şanghay Kulesi en hızlı asansöre sahip, ama ona yaklaşan hızda bir asansöre sahip olan CTF var. CTF, Güney Çin'deki 8,25 milyon nüfuslu Guangzhou kentinin en yüksek binası. Onun Hitachi yapımı asansörünün hızı da, 20 m/s ile dünyanın 2. hızı. Caddeden giren ziyaretçiyi zemin katından 95. kata 45 saniyede çıkarıyor.
Bu iki gökdeleni, asansörünün hızı açısından izleyenler arasında en tanınanlar, Dubai'deki Burj Khalifa ve New York'taki Empire State Building. İlkinin asansörü Şanghay'dakinin yarısı kadar (10 m/s), ikincisininki de üçte biri kadar (7,1 m/s) hız yapabiliyor. Çin Uluslararası Radyosu (CRI)
6 Ekim 2016
Pandalar üreme konusunda neden isteksiz?
Pandalar dünyanın en sevimli hayvanları. Kocaman görünüşleri ve sempatik halleri ne yazık ki onları gittikçe azalmaktan alıkoymuyor. Çünkü pandalar üremek için gerekli eylemleri gerçekleştirmekte son derece isteksiz. Chengdu Research Base of Giant Panda Breedy dünyadaki panda nüfusunun alarm verici düzeyde düşük olduğunu belirtiyor.
New York Times’ın haberine göre, Çinli bilim insanları yıllardır pandalarda neden cinsel soğukluk görülüyor konusunda araştırmalar yapıyor. Çin dünyadaki tüm pandaların esas vatanı. Çin dışında doğmuş olan pandalar bile Çin tarafından başka hayvanat bahçelerine verilmiş panda anne-babadan doğma. Başlıca sorunlar şunlar:
Dişi pandalar yılda bir kez üreme kabiliyetine sahip oluyor. 24 ila 72 saat süren bir doğurganlık süreleri var. Erkek panda ya o süre içinde "davranacak" ya da tam bir yıl daha bekleyecek.
Ayrıca pandalar duygusal hayvanlar. Çiftleşmek için birbirlerinden gerçekten hoşlanmaları gerekiyor. Bir başka önemli sorun da, özgürlükten yoksun olduklarında erkeklerin ancak %5 kadarının çiftleşmeyi becerebilecek duruma gelebilmeleri. Uzmanlar, onları rahatlatmak için özgür ortam simülasyonları yaratıyorlar.
En ilginç engel de bilgisizlikleri. Çiftleşen pandalar eylemlerini diğer pandaların gözlerinden uzakta gerçekleştirdiklerinden genç pandalar bu işin nasıl yapılacağını bilmiyor. Bilgisizliklerini giderip cinselliklerini tahrik edebilmek için uzmanlar onlara "müstehcen panda görüntüleri" gösteriyor. Çin Uluslararası Radyosu (CRI)
6 Ekim 2016
Çin’de kömürün düşüşü dünya için umut ışığı
Son yirmi beş yıllık dönemde hızlı bir büyüme kaydeden ve ekonomisinin ana enerji kaynağı kömür olan Çin’in son yılarda kömürü ana enerji kaynağı olarak kullanma stratejisi değişmeye başladı.
Uludağ Üniversitesi İktisat Bölümü’nden Yrd. Doç. Cem Okan Tuncel’in Enerji Günlüğü’nde yer alan analizinde, kömüre dayalı ekonomiden yeni enerji kaynaklarına dayalı bir ekonomiye geçiş stratejisi Çin’de yeni enerji teknolojileri konusunda araştırma faaliyetlerini hızlandırdı.
Enerji Ekonomisi ve Finansal Analiz Enstitüsü’ne göre, küresel ölçekte kömür tüketimi 2013 yılında pik noktasına ulaştı ve bu tarihten sonra gerçekleşen tüketim gerilemesi eğiliminin arkasındaki ana faktör Çin’in kömür kullanımındaki azalmadan kaynaklanıyor.
Bu gelişme 2015 yılı Aralık ayında toplanan Paris İklim Zirvesi sonrasında küresel iklim değişimi ile mücadele stratejisinin sürdürülmesi açısından büyük bir önem arz ediyor.
200’e yakın ülkeden liderlerin, siyasilerin, bürokratların, sivil toplum temsilcileri ile özel sektör liderlerinin katıldığı Paris İklim Zirvesi, iklim değişikliği ile mücadele konusunda tüm dünyanın beraber harekete geçeceği bir anlaşma metni ile sonuçlandı.
Anlaşma küresel ısınmayı 2C’nin çok altında mümkünse 1.5 derecede sınırlandırmayı hedefliyor. Eylül ayının başında Çin’in Hangzhou kentinde gerçekleşen G20 zirvesi öncesinde Çin, Paris İklim Anlaşması’nı imzaladığını duyurarak sürdürülebilir bir ekonomik gelişmenin sağlanması konusundaki hassasiyetini gösterdi.
Çin 2013 yılında 4.2 milyar ton kömür tüketti. Bir yıl sonra tüketimi % 2,9 düzeyinde düşerken, 2015 yılında tüketimde yaşanan düşme % 3,6 oldu. Çin kömür tüketiminde pik düzeye tahminlerden önce ulaşarak tüketimini azaltmaya başlaması küresel iklim değişimine karşı mücadelede yeni bir dönemin başladığının göstergesi olarak kabul ediliyor. Örneğin Londra Ekonomi Okulu’ndan çevre ekonomisti Nicholas Stern, Çin’in kömür tüketiminin azalmaya başlamasını ilkim değişimi ile mücadele konusunda çok önemli bir aşama olarak tanımladı. Çin’in kömür altyapısı konusunda yaptığı yatırımlar da azalmaya başladı. Diğer taraftan kömüre dayalı ekonomiden yeni enerji kaynaklarına dayalı bir ekonomiye geçiş stratejisi Çin’de yeni enerji teknolojileri konusunda araştırma faaliyetlerini de hızlandırdı.
Çin Yenilenebilir Enerji Kurumu’nun verilerine göre; Çin’de 2016 yılının ilk yarısında güneş enerjisi üretimi % 28 oranında artış kaydederken, rüzgar ve hidro enerji üretimi de %13 oranında artış gösterdi. Yeni enerji konusunda yatırım ile araştırma geliştirme faaliyetlerinde artış Çin’in G20 zirvesinde ortaya koyduğu kürsel sürdürülebilir gelişme stratejisi açısından son derece önemli.
Bugün insanlığın karşı karşıya kaldığı en büyük tehditlerden biri iklim değişimi ve buna bağlı küresel ısınma.
Bu yılki G20 zirvesinin açılışında konuşan Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, Çin’in iklim değişimi konusunda küresel sorumluluğuna işaret ederek Çin’in gelecek beş yıllık dönemde su kullanımında yüzde 23,enerji tüketiminde %15 ve CO2 emisyonunda yüzde 18 düzeyinde azaltımı hedeflediğini belirtti. Bu hedef doğrultusunda Çin küresel yönetişimde daha etkin bir rol üslenerek küresel ısınma tehdidinin ortadan kaldırılması konusunda ekonomisinde önemli bir dönüşüm gerçekleştiriyor. Çin Uluslararası Radyosu (CRI)
4 Ekim 2016
Çin'den ABD'ye doğrudan yatırımda tarihi rekor
Çin'in ABD'ye 2015'te yaptığı doğrudan yatırımın 8 milyar 29 milyon ABD Doları bularak tarihi rekor kırdığı bildirildi.
Son günlerde yayımlanan 2015 Yılı Çin Doğrudan Dış Yatırım Bülteni'ne göre, geçtiğimiz yıl Çin'in ABD'ye yaptığı yatırımlar rekor bir seviyeye ulaşarak, Çin'in toplam dış yatırımının yüzde 5,5'ini oluşturdu.
Çinli şirketler, ABD'de, 4 milyar 8 milyon dolar ile en fazla imalat sektörüne yatırım yaptı. Bu oran, 2014'e kıyasla yüzde 122,2 oranında artış gösterdi. Çin'in ABD'de imalat sektörüne yaptığı yatırımın, ülkedeki çeşitli sektörlere yönelik toplam yatırım miktarındaki payı yüzde 49,9'a yükseldi.
Ticari hizmetler ile bilimsel araştırma ve teknoloji hizmetleri, sırasıyla 2 milyar 230 milyon ve 1 milyar 220 milyon dolarlık değerler ile ABD'de Çinli işletmeler tarafından en çok yatırım yapılan ikinci ve üçüncü sektörler oldu.
Bültende ayrıca 2015 yılında Çinli firmaların ABD'de 13 milyar 50 milyon dolar değerinde 97 birleşme ve satın alma işlemi gerçekleştirdiği bilgisi de yer aldı. Çin Uluslararası Radyosu (CRI)
4 Ekim 2016
Çin'in dış yatırımları, Çin’e yapılan yatırımları aştı
Çinli yatırımcıların dışarıya dönük ateşi yankısını istatistiklerde de buldu. 2015'te Çin ilk kez net sermaye ihracatçısı konumuna geldi. Bir başka anlatımla, Çin'in dışarıdaki yatırımlarının tutarı, 2015'te, tüm dünyanın Çin'de yaptığı yatırımların tutarını aştı.
Le Monde’un haberine göre, Ticaret Bakanlığı'nın 22 Eylül günü açıkladığı rakamlara göre dış yatırım geçen yıl %18,6 oranında zıplayarak 145,6 milyar dolara (130 milyar avro) ulaştı. Bu tutar, dış ülkelerin Çin'deki 135,6 milyar dolarlık yatırımını aşıyor. Bu olgu, Çin'in dışarıdaki satın alımları ve hisse devri edinimlerinin 2010 ile 2015 arasında üçe katlandığı dikkate alınırsa, hiç de şaşırtıcı değildir.
Yükselen ülkeler konusunda uzman olan Bei Xu, bu eğilimin yıllardır bilindiğini be önümüzdeki yıllarda daha da kapsam kazanarak süreceğini belirtiyor. Çin'in bu alandaki sınırsız iştihasının son örnekleri; Fransa'da Club Med, Almanya'da robot imalatçısı Kuka, Holivut stüdyolarından Legendary, ABD'de General Electric'in elektrikli ev eşyaları bölümü, İtalya'da Inter Milan kulübü... Görüldüğü üzere Çin yatırımcıları coğrafi, sektörel ve finansal sınır tanımıyor. Çin Uluslararası Radyosu (CRI)
4 Ekim 2016
Çinli yatırımcılar Almanların ünlü lamba üreticisi Osram’ı devralıyor
Almanya'nın Münih kentinde yerleşik lamba üreticisi Osram'ın satılmasından sonra Çinli yatırımcılar şirketin tümüne talipler.
Alman "Handelsblatt"ın bildirdiğine göre, Siemens'e ait şirket kalan %17,5 hissesini de satabilecek. Bu konuda yorum yapmayan Siemens'e karşılık Osram, Çinli alıcılarla görüşmeler yaptığını açıklıyor.
Şu an şirket cirosunun %40'ını sağlayan Osram, az enerji tüketen lamba ve neon çubuklar üreten bölümü 400 milyon avro karşılığında Çinli lamba üreticisi MLS'ye satılmış bulunuyor. Öte yandan 2 Çinli finans yatırımcısı ile partner olarak süren görüşmelerin 2017'de sonuca varacağı düşünülüyor.
Kısa süre önce Alman robot üreticisi Kuka'nın Çinli Midea firması tarafından devralınması, önemli teknoloji alanlarının yer değiştirmesi konusunda bu ülkede kaygılar uyandırmıştı. Ancak Federal Almanya Ekonomi Bakanlığı Federal Hükümet'in şirket kararlarına doğrudan müdahale etmediğini bildirdi. Çin Uluslararası Radyosu (CRI)
