Türkiye'de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ilk kez 1921 yılında "Emekçi Kadınlar Günü" olarak kutlanmaya başlandı. 1975 yılında ve onu izleyen yıllarda daha yaygın, ve yığınsal olarak kutlandı, kapalı mekanlardan sokaklara taşındı. "Birleşmiş Milletler Kadınlar On Yılı" programından Türkiye'nin de etkilenmesiyle, 1975 yılında "Türkiye 1975 Kadın Yılı" kongresi yapıldı. 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi'nden sonra dört yıl süreyle herhangi bir kutlama yapılmadı. 1984'ten itibaren her yıl çeşitli kadın örgütleri tarafından "Dünya Kadınlar Günü" kutlanmaya devam ediliyor
İnsanlık yaratılırken eşit olarak yaratılmış, hiçbir cins bir birbirine üstün gösterilmemiştir. Erkelere ne kadar sorumluluk verildi ise kadınlara da aynı sorumluluklar verilmiştir. Erkekler yüklerin kendilerinde olduğunu ne kadar iddia etseler de aynı derecede hatta daha fazlası kadınlardadır. Şöyle ele alırsak erkek dışarıda çalışır evin nafakasını sağlamaya çalışır. Kadın ise evin organizesini en iyi şekilde yapmak zorundadır. Evin işleri kadında, çocukların eğitimi kadında, evin ekonomisi kadında, evin dışa açılımı da kadındadır. Kısacası her işin başında kadın gelir.
Ailenin mutluluğu da kadınların elindedir. Kadın eğer evini aile ortamını güzel düzenlerse o ailede mutluluk ışıkları yanar. O ailede hayat ve huzur ortamı olur. Kadın her açıdan mutluluk dağıtan pınar gibidir. Aktıkça huzur ortamı da artar.Her unsur kadındadır kadın olmadığı zaman her şey alt üst olur. Çünkü o öyle bir yaratık ki yaşam boyunca daima aile ve çevresinde her zaman önde gelen bir birey olarak her işte eli vardır.
