Sözcü Abdullahoğlu, yaptığı açıklama da şunları söyledi:
SONU GELMEYEN ŞEHİT HABERLERİ VE TEK ÇIKIŞ YOLU ..
Gelinen nokta inanılır gibi değil, gerçekten !
Hemen her gün onca şehit haberi geliyor üstelik bırakın azalmayı sürekli artan sayılarda.
Bu nasıl strateji , bu nasıl mücadeledir ki hiç sonu gelmiyor yada gelemiyor ?
Çok ciddi ihmaller süreci yaşandığı artık kesin ayrıca strateji yoksunu ve öngörüsüz tespitlerin getirdiği büyük yanlışlar da ülkeyi büyük risklerin içine sokmakta olduğu ortada .
Sormayalım mı şimdi : Hani sözde '' analar ''ağlamayacaktı ?
Hani sözde '' Barış ve kardeşlik süreci '' ?
Terörle mücadelede rekor ölçüde öngörüsüzlük doğrusu hayret verici
Peki aldıran sorumluluk üstlenen var mı görünürlerde ?
Kesinlikle hayır bütün bu gelişmeler uzaydan zembille indi tabi ki !
Ne yazık ki sonuçta en büyük faturayı vatandaş ödüyor.
Adeta normal günlük haberlere dönüşen ve arkası kesilmeyen onca şehit haberleri
Ve ateş düşen , yangın yerine dönen evler .
Hani ''analar '' ağlamayacaktı ?
Hani nerede '' barış ve kardeşlik'' süreci ?
Yıllardır ödenen bir diğer ciddi fatura da vatandaşın vergilerinden ödediği terörle mücadelenin ekonomik faturası ki tutar
yüz milyarlarca milyarlarca dolar seviyesinde .
Şimdi bir de Suriye ve Irak operasyonları bu ağır tabloyu daha da ağırlaştıracak tabi ki .
Tabloyu önümüzdeki süreçte şöyle okumak gerekiyor :
Her geçen gün daha da artan şehit sayısı ve çok daha büyük hatta altından kalkılamayacak kadar vahim ekonomik faturalar.
Dolardaki son zıplamalar bu tablonun ilk belirtilerinden olabilir.
Öte yandan;:
Nüfusun büyük çoğunluğunun açlık yada yoksulluk sınırında yaşadığı bir ülke,
Kulağına kadar borca batmış milyonlarca vatandaş,
Açlık sınırında yaşayan milyonlarca emekli,
İşsizlik ve hayat pahalılığı diz boyu,
İki yılda yüzde yetmişbeşleri aşan devalüasyon,
Yanlış politikalar sonucu pazar üstüne pazar kaybederek sürekli düşen ihracat ve döviz girişi
Böyle bir ortamda üstelik 600 milyar doları aşan rekor seviyedeki iç dış borçlanmaya rağmen 30 milyar dolar da Suriyeli
mültecilere harcayacaksınız. Bir de çok yüksek maliyetli sınır ötesi operasyona girişeceksiniz. Yani bu gün geçsin yarına Allah kerim
politikası izleyeceksiniz.
Öte yandan yıllardır üretimden kopuk, turizm, tarım hayvancılığı ıskalayan ve ülke gerçekleriyle ilgisi olmayan ekonomik
politikalar izlemeyi sürdüreceksiniz. Bir de buna uygulanmakta olan tam bir israf ekonomisini eklediniz mi ülkenin hangi riskler altında
çıkmaza girdiğini öngörmek artık mümkün .
Son derece ağırlaşan bu tablodan çıkış bu hükumetle mümkün olmadığı ortada .Bu gerçeği Sayın Cumhurbaşkanı ve Sayın Başbakanartık bu aşamada görebilmelidir.
Siyasette kişisel duygu ve eğilimlerini ülkenin sel ameti açısından bir kenara koyabilmek büyük özveri ister ancak gerçek liderlik işte bu noktada kendini gösterir.
Verilmekte olan büyük can kayıplarının durdurulması ve her geçen gün artmakta olan ekonomik problem ve risklerin yok edilebilmesi için ülkenin tek yumruk ve bir bütün halinde mücadele etmesi şarttır.
Bu amaçla acilen seçimlere kadar sürecek MİLLİ UZLAŞMA VE MİLLİ MUTABAKAT HÜKUMETİ kurulmalıdır .
İçinde mutlaka Meclis içi ve Meclis dışı partilerden temsilcilerin bulunduğu geniş tabanlı bir hükumet.
ADALET PARTİSİ olarak tarihi uyarımızı bir kez daha yapıyoruz.
Mevcut ağır tablo çok daha içinden çıkılmaz hale gelmeden bu adım mutlaka ve ivedilikle atılmalıdır.
Başka bir çıkış yolu da yoktur.