Ulusal Kurtuluş Savaşımızın büyük bir zaferle taçlandırıldığı 30 Ağustos Büyük Taaruz ve Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nin 100. Yılını büyük bir gurur ve iftiharla kutluyoruz.
*
600 yıllık hüküm süren Osmanlı İmparatorluğu’nun küçük bir Anadolu toprağına önce sıkıştırılmak daha sonra yok edilmek istendiği paçavra Sevr Antlaşmasından sonra ‘Ya İstiklal, Ya Ölüm’! Diyerek Samsun’dan Mustafa Kemal Atatürk ile başlayan bağımsızlık ateşi ve ruhu 30 Ağustos ile perçinlenmiştir.
*
Sakarya Meydan Muharebesi’nden sonra başlayan büyük hazırlıkların ardından karar verilen ve dünya harp tarihine altın harflerle kazınan bu büyük gün, Mustafa Kemal Atatürk’ün büyük askerlik zekası ve ona inanan komutan ve askerlerinin inanç, azim ve kararlılıklarının büyük bir göstergesi olmuştur.
*
Düşmana tam ve nihai darbenin vurulduğu 9 Eylül’de İzmir’de denize döküldüğü 30 Ağustos şanlı Türk tarihinin mümtaz yerinde yerini almış ve daima hatırlanacak ve asla unutulmayacaktır.
*
Kuşkusuz 30 Ağustos sadece askeri bir başarı olarak görülmemelidir; anayurttan atılan düşman sonrası kurulacak modern, laik ve demokratik Cumhuriyete giden yolun da aydınlandığı, işaret fişeğinin atıldığı gün olarak tarihte yerini almıştır.
*
Her 30 Ağustos bu bakımdan Türkiye Cumhuriyeti açısından bambaşka bir iz ve gün olarak anımsanacaktır.
*
Bu duygu ve düşüncelerle 100. Yılında 30 Ağustos Zafer Bayramımızı en içen duygularımla kutluyor; başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere aziz şehitlerimizi, kahraman komutanlarımızı ve bu uğurda her şeyini feda eden büyük Türk Milletinin eşsiz evlatlarını saygıyla, rahmetle anıyorum. Ruhları şad olsun’’

 

Advert