Gümüşhane diye bir şehir o şehrin kuşburnu gibi bir değeri var.
İşsizlik diz boyu, ekonomi de çark dönmüyor gibi bir şey.
*
Yıllardır o cevherin çekip çıkartılmasını istedik.
Rahmetli Kemal Saygınar çıkıp gelse hepimize hesap sorardı.
*
Size ben kuşburnunu böyle mi teslim ettim diye?
*
Tekke köyündeki fabrika kısmen çalışıyor oysa bu fabrikanın daha elverişli bir şekilde hizmet vermesi gerekmez mi?
*
Belediye başkanlığı nezrinde bir girişim oldu ama kuşburnu henüz istenilen seviyede değil.
*
Gümüşhane peki ne yapmalıydı,
Bu sektörde uzun yıllardır boy gösteren muhataplara mikrofon uzattığımızda ilk söyledikleri şeyin ilgi olmadığı yönündeki ifadelerdi.
*
Kuşburnu Allah vergisi doğa da o kadar çok bulunan bir şeydi ki, çok küçük bir çaba ile pozitif anlamda şehir geneline ekonomiye kazandırılabilirdi ve fakat olmadı olmamasının birinci sebebi de elbette söylediğimiz gibi ilgisizlikti.
*
Uzun yıllar önce yine bu konuda siyasiler bazında bir girişimde de bulunmuştuk.
Bilindiği üzere THY’de pestil ve köme dağıtımı gibi güzel fikirler ortaya atılsa da kuşburnu neden geri plandaydı anlamak mümkün değildi.
*
Neyse biz gelelim konumuza,
Demiştik ki her yıl eğitim yılı başında çocuklarımıza kuşburnu dağıtalım.
*
Öyle ya iktidar tek başına ve milletin vekilleri de iktidarın üyesiydi. Bozuk süt vakalarına karşıt biz kuşburnunu hadi ülke genelinde olmasa bile sadece ve sadece Karadeniz Bölgesinde kısmi olarak şehirlerdeki çocuklara dağıtabilirdik ama başaramadık.
*
Diyeceksiniz ki birlik ve beraberlik olmayan şehirde bir tek kuşburnu kalmamıştı sahiplenilmeyecek.
