Burdur konuşmasında Yıldırım’ın “Biz Şivan Perver’iz” sözünü kalabalığa dinleten Oğan, “Bu nasıl bir aymazlıktır” dedi.
Sinan Oğan ‘Hayırlı Anadolu Yürüyüşü’ne devam ediyor. Bugün Burdur’a gelen Sinan Oğan, Burdur Belediyesi Konferans ve Sergi Salonu’nu dolduran Burdurlulara seslendi. Kalabalığın, Oğan’ın konuşmasına büyük destek verdiği izlendi.
Oğan, konuşmasının başında Binali Yıldırım’ın Van’da “Biz Ahmet Kaya ve Şivan Perver’iz” sözünü ve Şivan Perver’in de PKK terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’ı kahraman, Türkiye Cumhuriyeti’ni ise terörist olarak niteleyen konuşmasını dinletti.
“Başbakan, iki teröristin oyunu alacağım diye kendisini teröristin yerine koyuyor” diyen Oğan, şunları kaydetti:
“Onlar her ne kadar hayır diyen teröristtir dese de, biz Şivan Perver’iz dediği halde ona terörist demeyeceğiz. O Şivan Perver ki, Öcalan denen şerefsiz PKK ele başına kahraman, Türkiye’ye terörist diyor.
Bu nasıl aymazlıktır, nasıl kendini bilmezliktir, bir ülkenin başbakanı, nasıl ‘Ben Şivan Perver’im der. Öye bir noktaya geldi ki Türkiye, dünyanın hiçbir yerinde, hiç bir ülkenin Başbakanı, bir teröriste kahraman diyen bir adamın yerine kendisini koymaz.
İki teröristin oyunu alacağım diye...
Ben Aşık Veysel’im, Neşet Ertaş’ım, Barış Manço’yum, Ozan Arif’im de. Türkiye’de sanatçı mı yok? Bunu diyemeyen bir Başbakan, iki terösitin oyunu alacağım diye kendisini teröristin yerine koyuyor. Sonra hayır diyenler teröristtir diyor.
Biraz önce kendi sesinden dinlediniz Şivan Perver’i. Abdullah Öcalan terörist değil, Türkiye Cumhuriyetidir terörist dedi.”
Teröristlerin cirit attığı ülke
Başkanlık sistemi gelince bütün sorunların çözüleceğinin söylendiğini ifade eden Oğan, “15 sene boyunca AKP terörü çözemediği gibi tam tersine kontrol edilemez noktaya getirdi. Eskiden bir PKK, yanında DHKPC vardı, şimdi YPG’yi, yanına IŞİD’i eklediler. Türkiye, teröristlerin cirit attığı bir ülke haline geldi” dedi. Oğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
15 senedir ne yaptınız?
“2002’de şehit sayısı 7 iken, bugün bir günde 7’nin çok üzerinde şehit gelmeye başladı. El Bab’tan da şehitler geliyor. Başkanlık gelince Türkiye’de terör sorunu çözülecekse başkanlık geldiği gün, ilk 3 veya 6 ay içinde bunun bir gizli formülü varsa açıklasınlar, biz de evet verelim. Biz vatan haini miyiz. O zaman soracağız 15 sene boyunca siz ne yaptınız?
Türkiye’de tarım ve hayvancılık, bu iktidar tarafından adeta toprağın altına gömüldü. Türkiye Gürcistan’dan saman ithal eder hale geldi. Ürettiğiniz ürünün Avrupa’ya satılmasında göreceksiniz, ciddi sıkıntı yaşayacaksınız. Avrupa pazarını evet oyuna kurban verdiler. Avrupa’dan artık ne turist gelecek ne herhangi bir ürünü satabileceğiz.
Desinler ki, ‘bunlar 15 yıldır yapamadığımız işlerdi, şimdi başkanlık gelince sihirli formülle çözeceğiz.’ İstedikleri televizyona çıkıp tartışalım. 15 senedir bu sorunları niye çözemediler, şimdi bir kişiye bütün yetkiyi vererek nasıl çözecekler? Bizim hayır demek için en az 50 gerekçemiz var. Onlar da gelsinler, 18 maddeye 8 gerekçe koysunlar.
“Yedi sülalesinin tamamını...”
Başkanının üç tane yardımcısı olur desinler örneğin. Kaç başkan yardımcısı olur bilmiyoruz, çünkü sınırsız. Yarın başkanlık geldiğinde Cumhurbaşkanı’nın oğlu başkan yardımcısı olmayacak, yenge hanım birinci yardımcı olmayacak desinler. Eniştesi, dayısı, torunu, akrabası, bunların başkan yardımcısı yapılmayacağına dair gerekçe sunsunlar. Ben de özür dileyeceğim. Böyle bir gerekçe yok. Öyle bir metin yazmışlar ki, isterse yedi sülalesinin tamamını başkan yardımcısı atayabilir.
Şoförünü milletvekili yaptı, başkan yardımcısı yapar. Reza’nın önüne hergün yatan bakanları vardı ya, isterse Reza’yı başkan yardımcısı yapabilir. Türkiye’de 4 milyon Suriyeli var, 2023’de 10 milyona ulaşacak. Bir tane Suriyelinin başkan yardımcısı olmayacağını bir AKP’li kardeşimiz gelsin söylesin.
Bedevi devleti değiliz
Böyle bir sistem olur mu? Damadınızı getirip Enerji Bakanı yaptınız, yarın başkan yardımcısı yaptınız. Siz öldünüz ya da başınıza bir iş geldi. Seçilmeyen bir başkan yardımcısı, bütün Türkiye’nin oyunu almış meclise seni feshettim diyebilir. Biz bedevi devleti değiliz. 5 bin yıllık geleneği olan koskoca Türkiye Cumhuriyetiyiz.
Bizim başkanlığa karşı olma gerekçemiz, memleketimizin geleceği ve bekası için kaygı duymamızdan kaynaklanıyor.
Diyorlar ki, başkanlığın süresi 5 senedir. Ben de iddia ediyorum, sınırsızdır diyorum. Gelin tartışalım.
Biz demokrasi istiyoruz. Toplumun her ferdine eşit davranacak demokratik sistem içinde tarafsız bir Cumhurbaşkanı istiyoruz. Yarın AKP’lilerin yaptığı zulümlerin aynısını AKP’lilere yapan değil, herkesin hukuk önünde eşit olduğu sistem istiyoruz.
Başkanlık bir macera sistemidir
Başkanlık sistemi bir macera sistemidir. Oysa 16 Nisan’da hayır oyu çıktığında Türkiye’de büyük rahatlama olacaktır. Mevcut Cumhurbaşkanı kabuğuna, sınırlarına çekilecektir. Vatandaşın tepesinde kılıç sallayan bürokratlar, kabuğuna çekilecekler. AKP il, ilçe başkanları kimseye artık parmak sallayamayacak.“.