Adalet Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Kemal Abdullahoğlu, Referandum sürecine ilişkin çarpıcı açıklamalar yaptı:
Kaybedilen yıllar ve kaçan büyük fırsat
Aylardır Türkiye iliklerine kadar neyle meşgul ?
Referandum , başkanlık ve on sekiz maddelik anayasa değişikliği .
Evet mi, Hayır mı ?
Peki, vatandaşın gündeminde anayasa değişikliği var mıydı ?
Hayır, ta ki Bahçeli 'nin ani çıkışı ve bu pasa balıklama atlayan AKP ve Sayın Erdoğan' ın desteğine
kadar.
Ülke adına üzülmemek ve endişe duymamak mümkün değil .
Bir siyasi kadro bu kadar mı ülke gerçeklerinden uzaklaşıp yapay gündemlerin peşine takılarak ülke
geleceğini bu denli risklere atabilir ?
Cumhuriyet tarihinde örneği yok !
Cumhuriyet kurulalı onca hükumet onca cumhurbaşkanı ve başbakan geldi geçti, açıkça iddia ediyorum
hiç bir parti,hiçbir başbakan ve cumhurbaşkanı böylesine sistemle oynamadı, böylesine ülke geleceğini
belirsizliğe sürüklemedi .
Alelacele boş kağıda atılan imzalarla meclisten geçirilen , toplumun geniş kesimlerince tartışılmadan
halk oylamasına sunulan bu anayasa değişikliğinin üstelik bir de OHAL 'olağanüstü hal ' döneminde sonuçlandırılmak
istenmesi demokrasiyle ilgisi olmadığı gibi siyaset tarihinde benzeri görülmemiş bir uygulamadır.
On sekiz maddelik anayasa değişikliği teklifine bakıyorsunuz içinde vatandaş yok, geniş katılımlı ve
çok sesli demokratik ortam yok, ülkenin hayati iç ve dış tek sorunu yok.
Ne var anayasa teklifinde ?
Tek adam yönetimiyle milli iradenin adeta tek kişinin iki dudağı arasına hapsedilmesi.
Öte yandan özellikle son yıllarda :
Uygulanan tüm dış politikalarda tek başarı yok .
Tek dostu kalmamış yalnızlaşmış bir ülke.
Terör yaygınlaşmış artık sınır boylarına ve sınır ötesine taşmış.
Turizm çökmüş , ihracat yerlerde .
Üretim gerilemiş,yabancı sermaye ve yatırımlar ülkeden kaçma derdinde.
Tarım ve hayvancılık diplerde, yoksulluk artarak yaygınlaşıyor,
Emekli her ayın on beşini zor getirirken işsiz güçsüz milyonlar.
Hem vatandaş hem de devlet kulağına kadar borca batmış değil mi ?
Bunlardan birine itirazı olan var mı ?
Görünen o ki bu denli başarısızlığı açık seçik ortada AKP iktidar ve yöneticileri, bu başarısızlığı ancak
ve ancak böylesine büyük bir rejim değişikliği kurgusuyla örtebileceğini sanıyor.
Ancak kazın ayağının böyle olmadığını halk oylaması sonuçlarıyla ortaya çıkması oldukça muhtemel.
Oysa Sayın Cumhurbaşkanı ve AKP hükumetlerinin önüne çok büyük bir fırsat çıkmıştı :
15 Temmuz sonrası toplumun tüm kesimleriyle uzlaşma, barış iklimi ve ortak akılla ülke sorunlarını çözebilme
fırsatı. Örneğin geçici bir süre için Mili Mutabakat ve Uzlaşma Hükumeti.
Sayın Cumhurbaşkanı ne yazık ki bu altın tepsi ile önüne gelen fırsatı teperek yine gerilimden yarar uman
politikasını sürdürdürdü ve sonuçta bugünlere geldik.
Her gün biraz daha kutuplaşan biraz daha gerilen önünü net göremeyen, sorunlar yumağı Türkiye.
Evet çıkarsa , tam bir mevzuat ve uygulama kargaşası,yurt çapında belirsizlik kaçınılmaz.
Hayır çıkarsa yeniden şekillenecek siyaset ve çok ciddi tartışmalarla yıpratılacak iktidar ve hiç istenmez ama
Sayın Cumhurbaşkanı da okların hedefi olacak .
Kaybedilen yıllar ve kaçırılan bu tarihi fırsatın anlam ve değeri önümüzdeki süreçte çok daha iyi anlaşılacaktır.
Tek dileğimiz Türkiye kaybetmesin...!