Terörizm'in finansmanın önlenmesi ve karapara aklama suçu
Dünya üzerinde ülke ekonomilerinde yaşanan gelişmelere paralel olarak, mali ve ekonomik suçlar da gelişim göstermiştir. Buna bağlı olarak terör örgütlerinin mali ve ekonomik suçlardan elde ettiği gelirlerde artmıştır. Terör ve Terörizm in gelişimi,yaygınlaşması aslında örgütlerin elde ettiği yasadışı gelirlerin artışı ile doğru orantılıdır.
Terör örgütlerinin yasadışı yollardan finansmanı tanımı ilk olarak BM Terörün Finansmanının Önlenmesine Dair Uluslararası Sözleşmesinde; “Herhangi bir kimse tarafından kısmen veya tamamen sözleşmede belirtilen eylemlerin gerçekleştirilmesinde kullanılması niyetiyle veya kullanılacağını bilerek doğrudan veya dolaylı olarak, yasa dışı bir şekilde ve kasten fon sağlama ve toplama” şeklinde tanımlamıştır.
Peki Terör örgütleri hangi yasadışı yolları kullanarak kendilerine finans kaynakları yaratmaktadır. Bu Konuya kısaca göz atacak olursak yapılan yasadışı faaliyetler şu şekilde özetlenebilir;
1-) Uyuşturucu Madde Kaçakçılığı
2-) Silah Kaçakçılığı
3-) Gasp Soygun Hırsızlık Fidye Sahtecilik
4-) Göçmen Kaçakçılığı ve İnsan Ticareti
5-) Haraç Toplama f.Korsan ürün Satımı
6-) Banka/ Kredi Kartı Dolandırıcılığı
7-) Aidat giderleri
8-) Örgütsel Yayın Gelirleri
İşte örgütlerin küresel ekonomiler üzerinde elde ettiği yasadışı gelirlerin tamamı ‘’ Karapara’’ ve bu gelirlerin ülke ekonomilerinde sistem içerisine dahil edilme çalışmaların tamamına da ‘’ Karapara Aklama’’ diyoruz.
Bugün birçok ülkede müstakil bir suç olarak kabul edilen karapara aklama konusundaki önleyici ve bastırıcı tedbirler, uluslararası girişimler tarafından getirilen ilke ve standartlar sayesinde gelişmiş ve mücadele araçları bu katkılar doğrultusunda zenginlik kazanmıştır. Bu arada vurgulanması gereken en önemli husus karapara aklama kavramına terörün finansmanı kavramının da eşlik ediyor olmasıdır.Bu açıdan bakacak olursak aslında Terör ile yapılan askeri ve toplumsal mücadelenin yanında , terörün mali kaynaklarının kesilmesi ve karapara aklama faaliyetlerinin engellenmesi terör örgütlerinin faaliyetlerine çok büyük bir darbe vuracaktır.Şunu net bir şekilde söyleyebiliriz ki Finansal olarak destek görmeyen bir terör örgütü uzun süre varlığını sürdüremeyecektir.
Ülkemizde bu konu 2013 Yılında yayımlanan 6415 saylı ‘’ TERÖRİZMİN FİNANSMANININ ÖNLENMESİ HAKKINDA KANUN’’ ile daha güçlü yasal bir zemine oturtulmakla birlikte , son dönemde İçişleri bakanlığı ve Hükümet’in yapmış olduğu net ve yerinde açıklamalardan da anlaşılacağı üzere , Terör örgütlerinin mali kaynaklarını kesmek , etkin bir mücadele yöntemi olarak kullanılacaktır.
6415 sayılı Kanun ile; Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Kararlarının Ülkemizde de uygulanmasına yönelik bir mekanizma oluşturulmuştur. Ayrıca Ülkemiz tarafından artık fon sağlanması veya toplanması yasak fiiller ile terörizmin finansmanı suçuna ilişkin makul sebeplerin varlığına istinaden kişi, kuruluş veya organizasyonların; yabancı ülkelerde bulunan malvarlığının dondurulmasına yönelik Değerlendirme Komisyonun önerisi üzerine Bakanlar Kurulu’nca alınan karar doğrultusunda yabancı ülkelerden talep yapılacaktır.
Sonuç olarak , evet terör örgütleri ile askeri ve toplumsal mücadeleye devam etmekle birlikte , Örgütlerin mali kaynaklarının kesilmesi örgütlerin yaşaması ve gelişmesinin engellemek adına atılmış çok önemli bir adım olacaktır.
Son yıllarda örgütlerin uyuşturucu madde , silah ve insan kaçakçılığının önlenmesi konusunda hükümet tarafından atılan önemli adımların yanında karapara’nın aklanmasına ilişkin de yerinde tedbirler alınmalı ve uygulanmalıdır.ac
C. Serkan Kumdakcı
Mali Müşavir- Bağımsız Denetçi
Adli Muhasebe Komisyonu Genel Sekreteri