Hükümet ile memur sendikaları arasında görüşülen yeni dönem toplu iş sözleşmelerinin yansımaları devam ediyor
Sözleşmeye en fazla üye sayısı nedeniyle muhatap olan hükümete yakın Memur – Sen’e imzaladığı sözleşme protokolü nedeniyle diğer sendikalardan tepkiler gelmeye devam ediyor.
Türkiye Kamu – Sen’in Toplu Sözleşmelerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Tümer sözleşme sonrası tepkisini dile getirirken, ‘Söz verdik, hesaplaşma olmadan helalleşme olmaz’ dedi
Mustafa Tümer basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

26 Temmuz tarihinde başlayan Kamu çalışanlarının 2022 ve 2023 yıllarını kapsayan 6. dönem toplu sözleşme süreci bugün 23 Ağustos itibarı İle sona ermiştir.

Türkiye Kamu-Sen Memurlarımızın kabul etmediği, hiç bir sözleşmeyi kabul etmeyeceğini 26 Temmuz günü kamuoyu İle paylaşmıştı. Nitekim öylede oldu ve nefes almak istiyoruz diye haykıran memurlarımızın kabul etmediği sözleşmeyi kabul etmemiştir.

Sendikamız 6.dönem toplu sözleşme sürecinde Kamu görevlilerinin bir daha kaybetmemesi adına ilke ve kurucu değerlerinden ödün vermeden yıllardır sendikal rekabet içerisinde olduğu memur-Sen konfederasyonu İle ortak çalışma dahil bir çok konuda taşın altına elini koyarak sürece katkı sağlamıştır.

Türkiye Kamu-Sen’in içerisinde olmadığı son 5 toplu sözleşmeye bakıldığında Memur-Sen Sendikasının sözleşmeleri eline yüzüne bulaştırdığı, bu nedenle memurlarımızında mütemadiyen kaybettiği görülmüştür.

Bugün Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığında yapılan açıklamada Bakan Sn.Vedat Bilgin beyin söylediği “son 10 yılın en yüksek artış oranını verdik”, sözü doğrudur.
Ancak burada “yiğid öldürülsede hakkı verilmeli” 6. dönem toplu sözleşmede Türkiye Kamu-Sen’in ortaya koyduğu sağlam irade ve güçlü duruşunun yanında, tecrübe, bilgi ve birikimi ile artış oranına en büyük katkıyı sağlama hakkı teslim edilmelidir.

Türkiye Kamu-Sen’in yetkili olmamasına rağmen 6. dönem toplu sözleşme sürecinde Genele Şamil maddeler üzerinde yapılan müzakerelerde defalarca mutabakat sağlanmış olmasına rağmen maliye bürokrasisi aşılamamış kararların her defasında yaz boz tahtasına dönüştürülmesine çok sert tepki koymuştur.

???????? ????????????????????????????????????̇????????̇???? ???????????????????????????? ???????????????????? ????????????????̇????

????Yıllık enflasyon oranının % 20 olduğu bir ortamda “iki yıl İçin % 26” artışa evet demenin kamu çalışanlarına ihanet olacağından,

????2022 yılının Haziran ayına kadar % 5 rakamına katlanmak zorunda kalacağından

????2020 yılı kayıplarımızın telafisi için talep ettiğimiz 600 TL seyyanen artışın hesaplaşmasının yapılmamasından

???? Enflasyon oranında yapılan zammın sıfır zam olduğundan hareketle talep ettiğimiz ve söz verilen Rafah payının verilmemesinden

???? 3600 ek gösterge maddesi ile ilgili konunun zamana yayılmak istenmesi, çözüm odaklı ve somut madde hükmü yazılmaması

????Sözleşmeli personellerin kadroya alınması hakkında önceki KPDK toplantılarında olduğu gibi komisyon çalışmalarına bırakılması

????4/C/B li personellere hakettikleri Kadro, ünvan, emeklilik sınırlamanın kaldırılması taleplerini yok saymaları

????Yardımcı hizmetli kadrosunda (YİH) çalışan üniversite mezunu memurların Genel idari hizmetler (GİH) sınıfına alınması hakkında önce evet demelerine rağmen sonra reddetmeleri

????Kamu görevlilerinin belini büken Vergi dilimlerinin % 15 de sabitlenmesi talebimizi Mslşye bürokratlarının müzakere dahi etmemeleri

????Araziye çıkan teknik personellerin taleplerini yok saymaları

???? Kitlerde 1.sayılı ve 2.sayılı cetvelde çalışan sözleşmeli memurların kurumlar arası nakil haklarını değerlendirmeye dahi almamaları
???? Vekil ebe, vekil hemşire, vekil imam, usta öğretici görev yapanların kadroya alınmaması
???? PTT, TRT ve kitlerde gibi özel bütçeli kurumlardaki denge sözleşmelerinin çözülmemesi vs.

Türkiye Kamu-Sen, Yukarıda saydığımız ve benzer onlarca maddelerin yok sayılması ve yasak savma yaklaşımlarına alet olmamak adına kamu işvereninin kabul edilmesi mümkün olmayan teklifini reddedip 6.dönem toplu sözleşme imzalama toplantısına konfederasyon olarak katılmamıştır.

????????̈????????????̇???????? ????????????????-???????????? ????????̈???? ????????????????????̆???? ????????̇????????̇ ????????????????̈????????????, ???????????????????????????? ???????????????????????? ???????? ???????????????????????????????? ???????????????????????????? ????????????????????????????????????

Türkiye Kamu-Sen olarak ilkeli ve sorumlu sendikacılık anlayışımız gereği sürece katkı sağlamak adına koyduğumuz ve sağladığımız fayda memurlarımıza helal-i hoş olsun.

6.dönem toplu sözleşme sürecine emeği geçen Konfederasyon Genel Başkanımız Önder Kahveci, sendikalarınızın Genel Başkanlarına, Genel Bşk. Yrd. ve teşkilatımızın tüm mensupları İle Ar-Ge ve hukuk birimlerimize Toplu sözleşme komisyon üyelerimize
Şahsım ve teşkilatımız adına teşekkür ediyorum.

Türkiye Kamu-Sen olarak hak bildiğiniz doğru yolda yine yiğit yürekli koca yürekli teşkilat mensuplarımız İle yürümeye mücadele etmeye devam edeceğiz.
????HAKLI DAVA
????GÜÇLÜ SENDİKA
????TÜRKİYE KAMU - SEN

Öte yandan sendika genel merkezinden protokole ilişkin bir tepki açıklaması gelirken, 'Refah payı ve seyyanen zam içermeyen toplu sözlşemye yetersiz buluyoruz'' denildi Açıklama da şu ifadelere yer verildi:

“Kamu görevlileri ve emeklilerin 2022-2023 yıllarına ilişkin toplu sözleşme süreci mutabakatla sonuçlanmıştır. Türkiye Kamu-Sen, toplu sözleşme görüşmelerinin başlamasından son anına kadar sürece katkıda bulunmak adına bütün gücüyle mücadele etmiştir.
Aileleriyle birlikte 25 milyona yaklaşan bir kitlenin son yıllarda eriyen alım gücünün artırılması, yükselen enflasyon karşısında korunması, geçmiş dönem kayıplarının telafi edilmesi, büyümeden pay verilerek memurların refahının artırılması, 2018 yılında verilen sözün de bir gereği olarak tüm memurları kapsayacak adil ve hakkaniyetli bir 3600 ek gösterge düzenlemesi yapılması, kamudaki güvencesiz sözleşmeli personel çalıştırılması uygulamasına son verilerek söz konusu personelin kadroya geçirilmesi ile yardımcı hizmetler sınıfında görev yapan personelin genel idare hizmetleri sınıfına geçirilmesi konuları kırmızı çizgimiz olmak üzere tüm kamu görevlilerinin ve emeklilerin sorunlarının kalıcı bir biçimde çözülmesi için birlikte hareket ederek, sesimizin daha gür çıkmasını arzuladık.
Toplu pazarlıklardaki varlığımız ve etkinliğimiz, 2012 yılından beri alınan en yüksek zam oranlarına ulaşılmasını, 3 yıldan beri sürüncemede bırakılan ek gösterge uygulamasının bir takvime bağlanmasını, 2013 yılından beri kanayan yara haline gelmiş olan sözleşmeli personele kadro konusunun toplu sözleşme metnine dahil edilmesini sağlamıştır.
Gelinen noktada taviz vermeyeceğimiz ve vazgeçmeyeceğimiz taleplerimiz olan özellikle kamu çalışanlarını enflasyon karşısında koruyacak olan refah payı uygulamasının hayata geçirilmemesi, seyyanen zam talebimizin karşılık bulmaması, yardımcı hizmetlilere ilişkin hassasiyetlerimizin göz ardı edilmesi; ek gösterge düzenlemesi ve sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesine ilişkin toplu sözleşme metnindeki bağlayıcı olmayan muğlak ifadeler nedeniyle mutabakat metnine itirazlarımızı heyete ilettik.
4688 sayılı Kanun gereğince toplu sözleşme metnini bağıtlama yetkili konfederasyonun uhdesinde bulunmaktadır. Dolayısıyla Türkiye Kamu-Sen olarak bizim toplu sözleşmeyi imzalama ya da Hakem Kurulu’na baş vurma gibi bir hakkımız hukuken bulunmamaktadır. Bu nedenle biz, sürece katkı sağlamak adına bilgimizi, tecrübemizi, örgütlü gücümüzü son anına kadar kullandık, ilgilileri uyarma vazifemizi yerine getirdik.
Sonuç itibarı ile geçmiş dönemlere kıyasla daha fazla kazanım elde edilmiş olsa da özellikle refah payı ve seyyanen zam başta olmak üzere kırmızı çizgi olarak gördüğümüz ekonomik taleplerimizi karşılamaktan uzak kalan bu toplu sözleşmenin yetersiz olduğunu düşünmekteyiz.
İlerleme sağlayamadığımız hususlardan vazgeçmiş değiliz. Özellikle refah payı, seyyanen zam, yardımcı hizmetlilerin sorunları, vergi dilimleri başta olmak üzere acil çözüm bekleyen konulardaki taleplerimizin hayata geçmesi için bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da mücadelemizi sürdüreceğiz.
Ülkemizin belli güç odakları tarafından ekonomik, ekolojik, askeri ve siyasi anlamda zaafiyete uğratılmak istendiği bu dönemde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Vedat Bilgin’in yapıcı yaklaşımı ve çözüm odaklı çabaları kazanımların artması noktasında önemli bir etken olarak bizleri memnun etmiştir.

6. Dönem Toplu Sözleşme Görüşmelerine en yüksek düzeyde katkıyı sunarak bu seviyeye getirmiş olmamıza rağmen, memurlarımızın tatmin olmadığı bir sözleşmeyi onaylamamız mümkün değildir. İlerleyen süreçte refah payı ve seyyanen zam başta olmak üzere tüm taleplerimizin gerçekleşmesi için mücadelemizi sürdüreceğiz”

Advert