Türkiye, başta Rusya olmak üzere İsrail ve Suriye politikalarında çark ediyor.
Özellikle Suriye politikasında her gün SOS veren AKP hükümeti bu kez, 'zararın neresinden dönülürse kardır'! mantığından hareketle Suriye için yeni bir eylem planı içerisine girişti.
Düşürülen Rus uçağının uzun dönem yarattığı krizi özür ile geçiştiren Putin ile Moskova’da görüşen Erdoğan daha öncesinde Gazze’ye yapılacak yardımlarla abluka altındaki Müslüman halka yardım eli uzatmaya çalışmıştı.
Mavi Marmara saldırısı ile ilişklerin tamamen koptuğu krizin derinleştiği İsrail ile yapılan anlaşma AKP tabanında rahatsızlık yaratsa da henüz tek adam rolündeki Erdoğan’a ses çıkaracak kimse olmadı.
Muhalefetin bu yöndeki telkinleri ise her zaman olduğu gibi iktidar kanadından görmemezlikten gelindi.
Hükümetin bu kez bir türlü yönetiminden el çektiremediği Esad ile Suriye politikası noktasında yeni bir sayfa daha açmaya çalışıyor. Nitekim Başbakan Binali Yıldırım’ın geçiş sürecinin Esad ile olabileceği ancak Suriye’nin geleceğinde Esad’ın yeri olmayacağı yönündeki açıklamaları Suriye politikası noktasındaki yeni soru işaretlerini de beraberinde getirdi.
Hükümetin kuşkusuz Suriye politikaları noktasında anlaşılması güç pek çok hata yaptı. Süleyman Şah Türbesini yıllardır hanesine yazdırdığı Suriye topraklarından geri çeken Türkiye, peşmerge güçlerine vatan toprağını açarak (Kuzey Irak'tan Kobani'ye geçiş) bir başka yanlışa daha imza atmış oldu. Ayrıca İncirlik Üssü'nün hala YPG güçlerine açık destek veren ABD tarafından kullanılması da Türk halkının kafasında soru işaretleri uyandırmasına sebebiyet verdi.
Kuzey Suriye’deki Kürt yapılanmasının fiziki olarak tamamlandığını belirten bölgedeki gelişmeleri yakından izleyen kaynaklar, Türkiye’nin bölge politikasını değiştirse bile bu noktaya herhangi bir tesir etmeyeceğine dikkat çekiyorlar.
Tüm bu gelişmelere bakıldığında bölgede ilişkileri normale döndürdüğü söylense de Türkiye yine pek çok terör saldırısına maruz kalırken, ABD’nin 15 Temmuz sonrası yeni planalr içerisinde olacağının yazılıp çizilmesi can sıkıcı pek çok gelişmenin ülke gündeminde ilk sırada yer alacağını gösteriyor
Türkiye bu girdabın içinden nasıl çıkacak, bu soruya ise şimdilik sağlıklı bir cevap veren ne siyasetçi, ne taraf ya da muhatap var!
