Yaşamı duygudan arınmış olarak düşünenlere atfen kaleme alınmıştır

Duygu kavramı nedir?

Yaşayan canlının, hayatını biçimlendiren, temel olgu olduğu hususu, yaşamı duygudan arınmış olduğunu düşünenler için soyut bir kavram olarak adlandırılır.

Bunun böyle olmadığı farklı bilimsel disiplinler tarafından ifade edildi.

Dolayısıyla yaşamın vazgeçilmez öğesi olan, bu temel dinamiğin varlığını kabul edilerek, insan yararına nasıl kullanılabilir kavramı üzerine düşünce üretmenin gerekliliğinden kaçınmamamız gerekir.

Zira duygu, içsel bir dürtü olup; yaşamın öznesi olarak görülmelidir.

Özellikle çalışma yaşamında çalışanın duygularına seslendiğinizde karşılık bulacağınız tartışmasız bir gerçektir.

Bu yönüyle çalışan, yüksek isteklendirme neticesin de yeteneklerinin maksimumunu iş yansıtabilir ve bu sayede, niteliği yüksek verimli sonuçlar açığa çıkabilir.

Profesyonel yaşamda insana dair bu etkin yapıdan üretken sonuçlar edebilmek pekâlâ mümkündür.

Tabi ki bu durum idarecinin, insanda var olan bu özgün yapıyı nasıl kullandığı ile yakından ilgilidir.

Kullandığı yol ve yöntemlerin kişiden kişiye farklılık göstermesi gerektiği ile etki ölçüsünün de tepki veya geri bildirim olarak tanımladığımız davranış mekanizmasıyla paralel olması gerekir.

Duygusal zekâ olarak tanımladığımız yukarıda izaha çalıştığımız görüntü hayatın bütününü içermektedir.

Bir işi yapmaya başlamak ile sonuçlandırmak arasındaki süreçte duygusal zekâ kavramı sonucu belirleyici bir unsurdur.

Yapılacak işe bağlılık, başarıya olan inanç odaklamayı sağlayacağından, zihinsel ve fiziksel tüm çabanın yapılacak işe kanalize olmasını sağlayacaktır.

Böylesi bir durum kaçınılmaz olarak başarıyı getireceği aşikârdır.

Sonuç olarak duygusal zekâ; doğru sonuçlar oluşturma, yüksek verim alma veya pozitif sonuçlar ortaya çıkarma konusunda başvurabileceğiniz nesnel, insana dair temel kavramdır.

Çünkü duygusuz insan yoktur.

Önemli olan ise insanda var olan bu enerjiyi doğru biçimde kullanmasını sağlayarak olumlu neticeler ortaya çıkarabilmektir.

Elinizdeki önemli ve etkin çalışma, bu konuyu tüm yönleriyle anlatan ve bu durumun doğal bir sonucu olarak yaşamı çok daha iyi anlamlandırmamıza katkı sağlayacaktır.