Gümüşhaneli ozan Hüsamettin Okumuş, ozanlık geleneğinin eski günlerdeki değerini aradığını belirterek, toplumda yeterince karşılık bulamamasından duyduğu üzüntüyü dile getirdi.
Okumuş, ozanların halkın diliyle konuşan, gönülden dökülen sözcükleri sazın teline nakşeden kişiler olduğunu belirtti. Söyledikleri deyişlerin yalnızca sözden ibaret olmadığını, Anadolu insanının yaşanmışlıklarını, özlemlerini ve kültürel mirasını yansıttığını ifade etti.
“Ozanlık geleneği, geçmişten geleceğe uzanan bir kültür köprüsüdür. Bu geleneğin sonsuza dek yaşatılması gerekir,” diyen Hüsamettin Okumuş, ozanlığın kendine özgü bir duruş ve saygınlık gerektirdiğini söyledi.
Her şeye rağmen bu geleneği yaşatmak için çaba sarf ettiklerini dile getiren Okumuş, “Bizler geriye her zaman en iyisini bırakmak, halkın gönlünde güzel bir iz bırakmak istiyoruz” dedi.
Gümüşhaneli bir ozan olarak halk kültürünü yaşatmaya devam ettiğini vurgulayan Hüsamettin Okumuş, “Sazım ve sözümle halkımın yanındayım. Bu yolda gönül verdim, sevdim, sevilmek için değil, iz bırakmak için çaldım” ifadelerini kullandı.