25 ŞUBAT HOCALI SOYKIRIMI
25 ŞUBAT HOCALI’DA KARABAĞ’DA TÜRK’ÜN KANI YERDE KALMADI
30 yıl önce Rus tankları ardından Hocalıya giren Ermenilerin yaptığı soykırım unutulmadı. Bu soykırımdan Ermeniler kadar Ruslar da sorumludur. Umulmadık şekilde bir vahşet ve katliama öncülük eden 366. Zırhlı Alayın Komutanı Rus Albay Zarvigarov, kendini o gece çok sarhoştuk diye savunmuştur.

Karabağ’ın kalbi Hocalı 412 gün kuşatma altında tutulduktan sonra, insanların kaçmasına bile izin verilmemiş, gebe kadınların karınları deşilmiş, karnındaki çocukların canı alınmış, çocukların kafaları kesilerek, kesik başlarla top oynanmış, birçok insan diri diri yakılmış ve 3 çocuğun yine diri diri derileri soyulmuştur. 25-26 Şubat 1992 günü tarihe insanlık adına kara bir sayfa olarak geçmiştir.
Bu birkaç satır Hocalı soykırımının nasıl bir insanlık dışı vahşet olduğunu ortaya koymaktadır.
Tarihimize 93 harbi olarak geçen 1877-78 Osmanlı Rus savaşı ve 1840 yılından itibaren Rusların Orta Asya Türk devlet ve Hanlıkları üzerine yaptıkları kanlı seferler, Türklerin dünya hakimiyetine son vermiştir.
Rusların II. Petro’dan itibaren sıcak denizlere inme, bölgede Karabağ’ı da içine alan Türk’e karşı tampon bir Ermeni devlet oluşturma ve bu devleti koruyup kollama gayreti hiç eksilmemiştir.
Azerbaycan ordusu 44 gün süren son Karabağ savaşı günlerinde yine 8 kasım 2020 günü Rus birlikleri barış güvercini aldatmacasıyla Hankenti ve Hocalıya girmişlerdir. Tıpkı Kırım’a girdikleri gibi, Kazakistan’a ve bugün de Ukrayna’ya girdikleri gibi
Bu da gösteriyor ki, Rusya hiçbir zaman Panslavist emellerinden vazgeçmeyecektir. Rusların en büyük zararları Türklere olmuş, her fırsatta da bunu sürdürmüşlerdir. O nedenle Bağımsız Türk Devletleri, Rusya’da mevcut özerk cumhuriyetler ve yeni kurulan Türk Devletleri Teşkilatı, Türkün çıkarlarını korumak ve kollamak için geleceğe yönelik ‘Dilde İşte Fikirde Birlik’ çalışmaları ile bir numaralı güç olma yolunda plan ve projelerini geliştirmelidir. İlk adım Türkiye Azerbaycan ortak silahlı kuvvetleridir. Bu çember ülkelerimiz arasındaki; dil, kültür, siyaset, ekonomi, uzay ve atom sanayi çalışmaları ile birlikte genişlemelidir. Bugün Türk topraklarından fışkıran enerji, Türk milletinin geleceği için kullanılmalıdır. Rusya’yı için için saran gizli bir Türk korkusu olduğu da unutulmamalıdır.

Büyük Karabağ Zaferi ile Ermeniler, silahlı güçlerinin yarısını kaybetmiş, ummadıkları bir yenilgi ile cepheyi terk etmiş ve teslim olmuştur. Cephede gelişen savaş boyunca Azerbaycan Türk Silahlı Kuvvetlerinin hiçbir şekilde savaş kurallarını çiğnediği bir durum ne görülmüş, ne de duyulmuştur.
Savaşın kimseye faydası olmamıştır. Azerbaycan, birinci Karabağ savaşları öncesi ve sonrasında 30.000 kadar şehit vermiştir. Ekonomisi yok olmuştur. Şimdi aynı duruma Ermenistan düşmüştür. Ermenistan’ın suçu büyüktür. Hem haksız işgali AGİK kararlarına karşın sürdürmüş, hem de zaman zaman Terter, Tovus ve Gence’de sivil yerleşim yerlerini bombalamıştır.
Şimdi yaraların sarılma zamanıdır. Başkaları yerine kendine güvenme zamanıdır. Ne Rusya, Ne Amerika kimseyi hayrına desteklemez. Ermenistan’ın da Türkiye ve Azerbaycan’la kol kola girerek, ne diasporasının, ne de kendilerini bataklığa sürükleyen batılılara aldırış etmeden, bölgenin barış içinde kalkınmasına katılma zamanıdır. Bugün Ortadoğu, Güney Kafkasya, Hazar ve Karadeniz havzaları her zamankinden çok, her konuda işbirliği ve barışa muhtaçtır.
Tüm Şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz. Ruhları şad olsun.

Advert