Ülkü Ocakları Gümüşhane İl Başkanı Salih Taşçı, referandum tartışmaların odağında bulunan Kuzey Irak bölgesinde yer alan Kerkük hakkında basın açıklamasında bulundu
Taşçı, basın açıklamasına, ‘Kerkük Türk’tür, Türk Kalacak’ açıklamlarıyla başladı.
Taşçı, basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
İstiklal ve Hürriyet aşığı Aziz Gümüşhaneliler!
Bilindiği üzere Büyük Ortadoğu Projesi adı altına devletlerin sınırlarını değiştirip bölgede emperyalizm ve Siyonizm çıkarlarına odaklı suni devletçikler kurmak ve Türkiye Cumhuriyetini kurulan bu suni devletlerle kuşatma altına alma amacıyla yürütülen kanlı çalışmalar 14 yıldır kesintisiz devam etmektedir.
2003’te ‘demokrasi götürmek’ bahanesiyle ABD ve İngiltere tarafından işgal edilen komşu Irak’ta bugünlerde Türkiye Cumhuriyeti’nin kesinlikle kayıtsız kalamayacağı olaylar cereyan etmektedir.
Daha önce kadim Türk şehri Kerkük’e sözde bayrak asma cüretini göstermiş olan aşiret lideri Barzani, aldığı sözde kararlarla Kerkük’ü Irak’ın kuzeyinde kurmak istediği kukla devletin parçası haline getirmek için şehri referanduma götürme kararı almıştır.
Bu karar yanlıştır ve Irak’taki binlerce yıllık Türk varlığını hedef almaktadır.
Kerkük binlerce yıllık kadim bir Türk şehridir ve Türk milleti için aşiret liderlerinin hayallerine kurban edilmeyecek kadar önemlidir.
Kerkük’te önümüze getirilen oyunun amacı çok açıktır.
Hali hazırda ABD ve Batılı müttefikleri eli ile Suriye’de PKK/PYD terör örgütüne açılan alanın bir benzerinin, Irak’ta PKK hamisi Barzani için yaratılması amaçlanmaktadır.
Bu, ülkemizin Irak ve Suriye sınırlarının İsrail ve ABD kuklası devletçiklerle izole edilmesi anlamını taşımaktadır.
Tel Abyad, Halep, Azez’in ardından Kerkük’te de soydaşlarımızın asimilasyonu, yıldırılması, göçe zorlanması amaçlanmaktadır.
Nitekim Kerkük’te referandum adı verilen felaket senaryosunun gerçekleşmesi halinde 14 Temmuz 1959’daki Türkmen katliamına benzer bir katliamın yaşanması içten bile olmayacaktır.
Türkiye’nin doğal sınırlarının serhatti olan Türkmen varlığı bedeli ne olursa olsun muhafaza edilmelidir. Sınırımızda kurulacak bir kukla devlet Türkiye Cumhuriyetinin varlığını uzunca yıllar tehlikeye atacak, Türkiye Cumhuriyetinin çıkarlarını ayaklar altına alacaktır.
Türkiye Cumhuriyeti bütün resmi kurumlarıyla ve sivil toplum kuruluşlarıyla el ele verip, güneyimizde ülkemizin çıkarları için canını feda etmeye hazır soydaşlarına destek vermelidir.
Kerkük sadece Ülkü Ocaklarının Türk Milliyetçilerinin sorunu olarak görülmemelidir.
Kerkük’te şu anda vuku bulan olay bütün Türk milletinin sorunudur ve Türk milletinin ve devletinin bekasını çok yakından ilgilendirmektedir.
Kerkük için el ele veren sivil toplum kuruşlularının en önemlisi şüphesiz iki bayram arasını Kerkük’te soydaşıyla dayanışma içerisinde geçiren Ülkü Ocaklarıdır.
Ülkü Ocakları Kerkük’te kıyama durmaya hazırdır.
Gümüşhane Ülkü Ocakları bütün Ülkücü camia gibi bugün Kerküklü soydaşının, Kerkük’teki Türk varlığının destekçisidir, yılmaz savunucusudur.
Kerkük ecdat yadigarıdır. Suriye’de olduğu gibi Irak’ta da Türkmen soydaşlarımız milletimizin bir parçasıdır, bu sorunda her bir Ülkücü sorumluluk almaya hazırdır.
Genel başkanımızın da belirttiği üzere ‘Türkmenleri Kerkük’e hasret bırakabilecek kuvvet ve kudrete sahip hiçbir fani yeryüzünde yoktur’.
Kerkük Türk’tür, Kerkük dün olduğu gibi bundan sonra da Türk olarak kalacaktır.