Kahramanmaraş ve Hatay’da yüzyılın felaketi olarak ifade edilen iki deprem sonrası 11 şehir büyük ölçüde etkilendi, binlerce vatandaş vefat ederken, binlerce vatandaşta yaralandı.
Depremlerin ardından Kuzey Anadolu Fayı üzerinde bulunan şehirlerden İstanbul'da olası depremin yakınlaştığı tartışmaları hızlanırken alınacak önlemler kapsamında yetkililerden birbiri ardı sıra açıklamalar geliyor.


Yıllardır inşaat sektöründe boy gösteren İşinsanı İmdat Mert, depremler sonrası yapılaşma ve bina güvenliğine ilişkin olarak Gündoğumu Gazetesine konuştu.
İmdat Mert, şunları söyledi:
‘’Bu coğrafya deprem üreten bir coğrafya dolayısı ile Türkiye deprem ülkesi olarak zaten biliniyor. 1999 depreminin açıları hala taze ve yine bilindiği gibi o Marmara Depreminde içlerinde çok sayıda Gümüşhanelinin de bulunduğu vatandaşımızı kaybettik. Şimdi maalesef  görüleceği üzere Kahramanmaraş ve Hatay’da çok büyük iki deprem gerçekleşti aynı zamanda 11 şehir bu depremlerde etkilendi ne yazık ki binlerce vatandaşımız da kaybettik aynı zamanda yaralımızda var daha acısı kaç kişi daha enkaz altında bilen yok.’

DERS ÇIKARDIK MI?
‘’Evet depremler gerçekten çok büyük ve üzücü ve biz 1999 depremi sonrası acaba şu geçen 30 yılda gerekli dersi çıkardık mı? Buna da bakmak lazım. Bir taraftan deprem ülkesi diyoruz diğer taraftan ne yapıyoruz, düşündük mü’

İNŞAAT BİR BÜTÜNDÜR AYRI DÜŞÜNÜLEMEZ
‘Elbette milyonlarca insanımız üzgün ve gelecekten endişeli. Deprem oldu vefat edenler oldu ama hayat devam ediyor mağdur olanlar çare bekliyor bu tablo da bir başka gerçek. Şimdi düşünelim, bu depremler olmazsa idi biz deprem gerçeğini ne kadar konuşacaktık hiç sanmıyorum. Hiçbir şey olmayacak gibi hayatımıza devam edecektik. Deprem oldu herkes bir şeyler arıyor bu tablodan kurtulmak istiyor. Oysa inşaat bir bütündür. Müteahhit, Mühendis, sıvacısı, duvarcısı gerçekten bu işin üzerine ne kadar düşüyor keza kullanılan malzeme ne kadar güçlü bunlara bakmak lazım, sorunlar zinciri o kadar çok ki çorap söküğü gibi elimize geliyor. Netice de hatanın temelinin bulunması ve bundan sonra doğabilecek kötü olayların ortadan kaldırılması gerekiyor. İstanbul’da konut sorunu önemli bir başlık iken şimdide insanların sığınacağı konutların inşaa konusunda yeni bir sorun teşkil etmemesi lazım, bu işten para kazanıyorsak herkes görevini layıkı ile yapmalıdır’’

Advert