Bunca sene sonra ne düşünüyorlar. Şehir başta olmak üzere semtler sokaklar örf ve ananeler ne diyor? Gerçekten dünden bugüne Gümüşhane onlar için ne anlam ifade ediyor? Gümüşhane bugün neler anlatıyor. Yoksa koruyan ve kollayan onlar değiller mi?
Süleyman Köprülü (İşadamı)
‘Gümüşhane’nin dili olsa da konuşsa yerelde ve genelde son yıllarda uğradığı zulüm ve katliamın hesabını kimse yüz akı ile veremez. Gümüşhane’nin insani özelliğini, güzelliği son yılların yöneticileri ile birlikte yitik bir şehir haline getirilmiştir. Her şeyden önce adaletli hakkaniyetli Gümüşhane’nin fiziki şartlarına uygun, ruhuna uygun genel olarak uygulanan imar programlarıyla gelecek nesillere bırakabileceğimiz geniş caddeleri, güzel parkları olan gürültüsü az yaşanabilecek ferah evleri olan medeni uygar dünyanın şehirlerinden biri olabilirdi’.
Mahmut Polat (Sanatçı)
‘Bir defa Osmanlı dönemindeki o şaşalı zengin dönemin bitmesiyle çok fakir bir hayat Gümüşhanelileri perişan etmiş, miras yoluyla bölünen tarla, bağ, bahçe çoluk çocuğa orada yaşayan insanlara yetmez olmuş. Gümüş kaşıktan, tahta kaşığa düşmüşüz. Gurbet, o sefillik ve fakirlikle birlikte Cumhuriyetin ilk yıllarında yokluk dönemleri seferberliklerle beraber Gümüşhanelileri tanıştırmış. Geri dönemeyenler şu an birçok kez gittiğim yerlerde konser verdiğim bölgelerde dedelerim Gümüşhane’den geldi diyerek yanıma gelenler oldu. Gümüşhaneliler bir süreç yaşıyorlar, sosyalleşme adına bir süreçten geçiyorlar. Dernekleri de şahsi amaçları doğrultusunda kullanmaya çalışıyorlar. Şehir merkezinde zenginleşen bir çok hemşerimiz memleketlerinden kopmuştur. Birçoğu o özlemi içinde yaşatıyor. Şehir Gümüşhane ile arasında bocalıyor sıkışmış kalmış. Gümüşhaneliler gurbetçi olmanın sırtlarında bir yamalı bohça gibi hala taşımaktadırlar. Şehrin girdabına bazı çirkinliklerine ve tuzaklarına kapılmamak için çoluk çocuklarına helal rızık götürme mücadelesini alınlarının akıyla vermiş yeniden atalarının yaşamış olduğu o zengin kültür mirasına ulaşmanın şans ve mücadelesini vermektedir. Çok zengin kültürün içerisinde yaşadıkları mirasçısı oldukları halde Gümüşhaneliler hunun farkında değiller. Bu kültürün derleyicisi toparlayıcısı olarak ben de naçizane Gümüşhanelilerin evladıyım’.
İsmail Akçay (GTSO Başkanı)
‘Türkiye gelişiyor, büyüyor. Bütün zorluklara rağmen emperyalizmin tüm kirli oyunlara rağmen bölücülere rağmen gelişiyor. Gümüşhane’de bu gelişmelerden pay alıyor. Bu dönemde siyasi irade, mülkü irade, yerel yönetimler Gümüşhane’ye nasıl hizmet ederiz diyerek 24 saat kafa yoruyorlar. Vatandaşı dinliyoruz, kanaatleri dinliyoruz. Siyasi iradeye aksettiriyoruz. Çok güzel gelişmeler oluyor. Tünellerle dağları deşik ediyoruz. Bayburt Gümüşhane, Vauk, Pekün Dağı tünelleri ayrı bir güzellik, Kop Dağı ayrı güzellik bu bölgeler ulaşımlarla çok kolay aşılabilecek hale gelecek. Ulaşım olmasa hiçbir şey olmuyor. Tarihsel doku ise saygın bir şekilde yerlerinde duruyor’.
Av. Süleyman Aydın (Hukukçu)
‘Yaşadığın yılar iptidai yıllardı. Teknoloji dünya çağında değişti, örf anane değişti, insan nüfusu kozmopolit hale geldi. Yerleşik halkı göçler oldu ya da kaynaştı.
İptidai hayat, lüksümüz bu kalabalık yaşamda mümkün değildi. İstanbul’a gediğimizde nüfusu 850 idi. Milyonluk şehri yoktu. Ankara 550, İzmir 350 bin idi. Torul nüfusu 3200 dü, köy nüfusu gibiydi, buradaki yaşantı akrabalık dostluk değişti, siyaset değişti, siyasi yapı değişti takip ettiğimiz siyasi yaşam görüş memleket meselelerine değişti. Eski Gümüşhane örf adetlerine saygılı, medeni en medeni şehir Gümüşhane’nin geçmiş halk sosyal dayanışma içerisindeydi. Dükkânlar kapanmaz esnaf özgündü halk gayet medeniydi. Bugün hiçbirisini söylemem. Şimdi kendine özgü hayat doğdu. Eski değerlerini burada Gümüşhane’de kullanmıyor. O yılları Kristal vazo misali evimde bir köşede saklıyorum’..
Mustafa Kadakal (Eğitimci - Yazar)
‘Benim için yeryüzünde bir cennet varsa orası Gümüşhane’dir. Benim etim kemiğim orada büyüdü orada dünyaya geldim. İlk havayı orada teneffüs ettim. İlk suyu damla damla orada yudumladım. Dünya yıkılsa da orada bir taş kalsa ben onun dibinde yaşarım orası da Gümüşhane’dir; Dün biz orada şunu öğrendik büyüyen saygı küçüklere sevgi önce ailesine sonra çevresine faydalı insan olmayı. Ne ki Gümüşhane kalkınma adına çok fazla bir şey değişmediği kanaatindeyim. Gümüşhane’nin yetiştirdiği büyük işadamları var ama şehre getirdikleri hiçbir şey yok aynı zamanda bu süre içerisinde bazı değerler erozyona uğramış dolayısıyla Gümüşhane’mizin ihmal edilmiş olduğunu düşünüyorum’.