Şu günlerde unuttuğumuz sözcük, ‘sevgi.’
Ağacın yeşiline dokunmak,
Bir kuş sürüsünün içerisinde bulabilmek kendini.
Bozkırın ortasında bir çiçek olabilmek.
*
Şu günlerde unuttuğumuz şey, ‘saygı.’
Bir sabah taze bir gülümsemeyle yola çıkmak,
Ele ele tutuşup keyifli bir ıslık çalmak, örneğin şairin mısralarını mırıldanmak içinden.
Ekmek kokusunu içine çekmek gibi özlemle tutuşmak,
Şu sıralar bi kenara bıraktık insanlığı….
Oysa ne kadar yakın olduğunu bile bile bıraktık.
Sokak ortasında fırlatılan taş kadar kötü bakıyoruz birbirimize.
Birbirimizin üzerine yürüyerek kırıyoruz bir şeyleri,
Şu halimize bakın bir hele,
İnsan olmanın gereğini ne kadar yerine getirebiliyoruz?
Bir buket çiçek, taze bir simit, bir sıcacık ekmek, demli çayın kokusu,
Bizden çoktaaan uzaklaştı…
Denizler daha kirli, göllerin üstünde nilüfer yerine kirli kimyasal köpükler..
Nehirlerin boğazını sıkan kirli artıklar
Şu günlerde her şeyi darmadağın ettik,
Sesimizi, özgürlüğün seline vermek yerine..
Kavgada arıyoruz hakkımızı,
Kırarak, dökerek, üzerinden atlayarak ulaşmak istiyoruz hedefimize
Şu sıralar dikkat ediyor musunuz?
Dumanın, isin, pasın, kirli bir oyunun perdesi çekiliyor ülkemin üstüne?
Şu sıralar, şu sıralar
Örüyorlar, görüyormusunuz?