Doğrular insanı neden rahatsız eder,
Şu günlerde yaşadığımız sıcak hava gibi; misal.
Sağolsunlar gerçek Gümüşhane sevdalıları güzel mesajlarıyla bize güç veriyorlar.
Canım eleştirilmeyecekmiyiz?
Evet, ama bazen kantarın topuzu öyle aymazlaşıyor ki,
Diyecek bi şey bulamıyorum.
Şiran-İkisu,
Süleymaniye,
Havalimanı,
Tekke üniversite.
Bunları yazmak zorundayız.
Neden?
Çünkü o sözcüklerin altında Gümüşhane’ye verilen söz var,
Sözler orada asılı duruyor.
İşte hatırlatmak sıkıyor insanları.
Gazozuna haber yazmak varken neden dillendiriyoruz kısacası dert.
Öyle ya,
Baktığım fotoğraflara,
Okuduğum haberleri analiz edince
Burası Gümüşhane değil; Londra, Paris.
Biz yazdıkça rakiplerde çoğalıyor tabi ki.
Dua da alıyoruz, tabi homurtu da..
Gazetecilik yürek ister, bilek ister.
Omurgalı duruşu bekler.
Onu yapmaya çalışıyoruz.
Gümüşhane’yi etik kurallar içerisinde eleştirdikçe taşın gediğe konulduğunu görüyoruz.
İşte bu görüntüde bizi mutlu edior,
Birlikte, Gümüşhane için kıyasıya rekabete elbette varım,
Ancak işin içine başka şeyler girdi mi, malumunuz bu köşeden hiç sakınmadık,
Sözümüzün arkasındayız.
Birde Gümüşhane’de balayı havası bir tülü bitmedi demiştim.
30 Mart’tan bu tarafa kaç ay geçti,
Görüyoruz ki, tatil uzun sürüyor.